Zeki Müren'in bol süslü kıyafetlerinin sırrı!
Başımda kavak yelleri, İstanbul’un gece kulüplerini arşınladığım seneler. O zamanlar müşteriyim; cebimde annemin verdiği kredi kartı, dönemin en önemli isimleri bile arka masamda. Fırtınalar estiriyorum...
Başımda kavak yelleri, İstanbul’un gece kulüplerini arşınladığım seneler. O zamanlar müşteriyim; cebimde annemin verdiği kredi kartı, dönemin en önemli isimleri bile arka masamda. Fırtınalar estiriyorum mekanlarda…
İşte o uzun gecelerin sonunda, gün sabaha kavuşurken karşılaşırdım Zeki Bey’le Kulüp Valentino’da. Karşılıklı masalarda çatal sallardık kazınan midelerimize ilaç gibi gelen mantıya, sucuklu yumurtaya…
Hep zarif, her zaman muazzam kibar ama haliyle biraz da yukarıdan bakardı etrafına.
Koskoca Zeki Müren, nur içinde yatsın her şey yakışırdı paşaya…
İlk yıllarında klasik takım elbiselerle çıkarmış sahneye Zeki Bey.
Sonra bir gün, çalıştığı Maksim’e, büyük dayım Ayhan Songar’ın annesi Peyman Hanım gelmiş. Peyman Hanım terziliğe müthiş maharetli. Üzerinde kendi diktiği, pullu payetli şahane bir elbise. Bir not göndermiş Zeki Bey, bizim Peymuş’u o güzeller güzeli, işlemeli kıyafetle görünce…