Ah Leyla, ah Eylül...
AH Leyla... Ah Eylül...Bu yazı sizin için, bütün kayıp çocuklar için...24 Haziran itibariyle tarihe karışmış olan başbakanlık makamına bağlı “Başbakanlık İnsan Hakları...
AH Leyla... Ah Eylül...
Bu yazı sizin için, bütün kayıp çocuklar için...
24 Haziran itibariyle tarihe karışmış olan başbakanlık makamına bağlı “Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı”, bundan tam 10 yıl önce, Temmuz 2008’de bir “Kayıp Çocuklar Raporu” yayınlamıştı.
Giriş bölümünde “medyada yer alan kayıp çocuk haberleri üzerine 17 Aralık 2007’de harekete geçildiği”, “İçişleri Bakanlığı marifetiyle konunun soruşturulduğu”, “İl İnsan Hakları Kurulu başkanlıklarından STK’larla iletişime geçerek çalışma yapmalarının istendiği” ve 6 aylık çalışma neticesinde söz konusu raporun hazırlandığı belirtiliyordu.
Rapora yeniden döneriz, ancak sorunları kendince tespit eden ve istatistiklerin yanı sıra çözüm önerileri de sunan bu çalışmanın ardından neler olduğuna bir bakmak ister misiniz?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre raporun yayınlandığı 2008 ile 2016 yılları arasında 104 bin 531 kayıp çocuk vakası yaşandı ki; bunun 16 ülkenin nüfusundan fazla olduğu vurgulanıyordu bazı haberlerde.
TÜİK’in adli istatistiklerine göre...