Tek inanan tek kahraman
Hastalığıyla baş başa bırakılması gereken yalnız bir “kafa” mıdır bu?Elbette değil. Destekçisi, takipçisi dün de vardı, bugün de var.“Dün de vardı...” derken, Nutuk’ta...
Hastalığıyla baş başa bırakılması gereken yalnız bir “kafa” mıdır bu?
Elbette değil. Destekçisi, takipçisi dün de vardı, bugün de var.
“Dün de vardı...” derken, Nutuk’ta Gazi Mustafa Kemal’in Büyük Zafer’e gidilen günlerde yaşananları anlattığı bölümleri hatırlamakta fayda olabilir.
Sakarya Meydan Muharebesi’nin ardından kendi deyişiyle “Marmara’dan Menderes’e kadar uzanan düşman cephesine” sert, keskin ve nihai bir darbe indirmek gerektiğini düşünüyordu Gazi...
Nutuk’ta belirttiği üzere haziran ayında taarruza karar verdiğinde bunu sadece cephe kumandanı İsmet Paşa, Müdafaa-i Milliye Vekili Kâzım Paşa ve Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Reisi Fevzi Paşa ile paylaşmıştı.
Memleketin kaderini belirleyecek öneme sahip bir planı düşmandan ve onun hempalarından gizlemek, az sayıda isimle paylaşmak elbette doğruydu ancak Büyük Millet Meclisi’nden de bir süre “gizlemek” gerekmişti.