1946’dan bugüne Türkiye ve Avrupa

Türkiye 1946’da çok partili sisteme, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa’nın demokrasi bloku ile komünist blok arasında taksim edildiği ve Sovyet tehdidini ensesinde hissettiği bir konjonktürde geçmek zorunda...

Türkiye 1946’da çok partili sisteme, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa’nın demokrasi bloku ile komünist blok arasında taksim edildiği ve Sovyet tehdidini ensesinde hissettiği bir konjonktürde geçmek zorunda kalmıştı.
Yoksa iç dinamiklere kalsaydı, kolay kolay çok partili demokrasiye geçemezdik.

Batı, Stalin’in tehditleri karşısında kendisinden koruma isteyen Ankara’ya “Biz artık demokrasi blokuyuz, tek parti rejimlerini aramıza almıyor ve korumuyoruz” deyince, mecburen bunun gereği ifa edildi.

Türkiye NATO şemsiyesinin altına girdi.

Eski adı Ortak Pazar olan Avrupa Birliğine üyelik başvurumuz ise DP hükümetinin 27 Mayıs darbesinden kısa süre önce yaptığı dış politika ataklarından biri oldu.

Ama bu müracaatla başlayan süreç, darbeyle kesintiye uğradı. Sonrasında her on yılda bir yapılan müdahaleler de Türkiye’nin Avrupa yolculuğuna sekte vurdu.

Darbeler hem demokrasimizi tahrip etti ve gelişmesini engelledi, hem de ekonomik ve sosyal kalkınmamıza mani oldu.

27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat olmasaydı, demokrasimiz çok daha güçlü ve sağlam bir yapıya kavuşur; ekonomimiz Avrupa ile yarışacak düzeye erişirdi.

Bunun Ortadoğu başta olmak üzere bölge ülkelerine de olumlu etkileri olurdu.

Türkiye darbelerle girdiği kısır döngüde kıvranıp dururken, Avrupa da kendi içinde hukuk, demokrasi ve özgürlükleri öne çıkaran küresel bir vizyonla sahneye çıktı.

28 Şubat sancılarının yaşandığı süreçte, 17 Ağustos 1999 depreminin daha da güçlendirdiği bir duyarlılıkla Türkiye’yi resmen aday ülke olarak kabul ve ilan etmesi, bu vizyonun gereği olarak gerçekleşti.

Sonraki üç yılda yapılan reformlar, anayasa ve yasa değişiklikleri, 28 Şubat sürecinin aşılması noktasında çok etkili oldu.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yüreği yananlar 27 Mayıs 2018 | 2.269 Okunma Gençlere tavsiyelerimiz 13 Mayıs 2018 | 466 Okunma Gençlerle yeni ufuklara açılırken 06 Mayıs 2018 | 348 Okunma Hanımlardan Üstada: Evimiz medrese-i nuriye oluyor 29 Nisan 2018 | 331 Okunma Hüseyin Görmenoğlu 22 Nisan 2018 | 254 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar