Demirel’le 30 yıl
Demirel’le tanışmamız 30 seneyi buluyor. Vesile, Köprü dergimiz. İlk görüşmemiz 1985 yazında Lozan konulu kapak dosyamız için talep ettiğimiz mülâkatla Tuzla’daki evinde gerçekleşti.Soru cevaplara...
Demirel’le tanışmamız 30 seneyi buluyor. Vesile, Köprü dergimiz. İlk görüşmemiz 1985 yazında Lozan konulu kapak dosyamız için talep ettiğimiz mülâkatla Tuzla’daki evinde gerçekleşti.
Soru cevaplara geçmeden, konuyla ilgili olarak hazırladığımız dokümanları takdim ettik. Emirdağ Lâhikası’na Büyük Doğu’dan konulan “Lozan’ın içyüzü” makalesi dahil.
Demirel soruları cevapladı. Lozan’ın gerçekçi ve dengeli bir tahlilini yaptı. Usturuplu eleştiriler de getirdi. Ancak kâğıda döküp gözden geçirmesi için götürdüğümüzde, cevapların beklentilerimizi tam olarak karşılamadığını hissetmiş olmalı ki, şöyle dedi:
“Ben sizin istediğiniz ve beklediğiniz cevapları biliyorum. Ama şimdi onları söylemeyi uygun bulmuyorum. En son söylenmesi gereken lafı, en sona bırakmak lâzım.”
Üstadın “Her doğruyu her yerde ve her zaman söylemek doğru değil” sözüyle dile getirdiği ölçünün siyaset dilindeki ifadesi bu.
Geçen yıl Güniz Sokaktaki ziyaretimizde kendisine bunu hatırlatıp, “En son söylenmesi gereken lafı söylemenin zamanı hâlâ gelmedi mi?” diye sorduğumuzda şu cevabı aldık:
“Evet, hâlâ gelmedi...”