Muhatabımız militanlar değil, vicdan ve sağduyu sahipleri (1)
Yazılara ara vermiştik, ama Adalet Kurultayındaki konuşmamızdan cımbızla çekilen bir bölüm için koparılan militanca çarpıtmalara dayalı fırtına üzerine konuyu toparlamak için bu yazılara...
Yazılara ara vermiştik, ama Adalet Kurultayındaki konuşmamızdan cımbızla çekilen bir bölüm için koparılan militanca çarpıtmalara dayalı fırtına üzerine konuyu toparlamak için bu yazılara ihtiyaç hâsıl oldu.
Gerçi gereken cevapların çoğunu sosyal medyada verdik ve bunların epeyce bir kısmı dünkü gazetemizde ve internet sitemizde çıktı, ama meseleyi iyice vuzuha kavuşturmak adına bu yazıları kaleme alıyoruz.
Öncelikle şunu ifade edelim ki, yaklaşık yarım saatlik bir konuşmadan birkaç dakikalık bir bölümün kesilip bağlamından koparılarak servis edilmek suretiyle bir linç operasyonuna malzeme yapılması, iyiniyetle asla bağdaştırılamayacak yeni bir algı operasyonudur.
Konuşmanın bütününde demokrasi, hukuk, adalet, laikliğin din karşıtlığı olarak anlaşılmaktan çıkarılıp demokrasi ve hukukla harmanlanarak yorumlanması, akıl-vahiy bütünlüğü ve çelişmezliği, şeriatın doğru tarifi, demokratik devletin din de ideoloji de dayatamayacağı, çağımızda cihadın manevî ve fikrî bir içerik kazandığı, dinde ahlakın önemi, dinin siyaset üstü bir değer olduğu ve hiçbir siyasî-ticarî hesaba alet edilemeyeceği, cemaatlerin siyasete mesafeli durup kendi hizmetlerine yoğunlaşması gereği, imam hatip ve evrim teorisi gibi konuların sükûnetle ve yapıcı yaklaşımlarla ele alınması zorunluluğu gibi konular Said Nursî nin fikirleri ışığında işlenmiştir.
(Konuşmanın video kaydı