Okullarda psikolojik hizmetler

Milli eğitimde psikolojik hizmetlerin kaldırılacağı ya da yönetmeliğinin değiştirileceği yönünde aldığım iletileri, bu konudaki kaygıları sizlerle de paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığının bir inanılmaz işi daha mı diye de düşünüyorum? Aşağıdaki yazıların hepsi alanın uzmanlarından aldığım yazılar, bunlardan birkaçını gönderenlerin adlarını vermeden yayımlıyorum:
1. ileti: Günümüz çağdaş eğitim sistemi içinde öğrenci kişilik hizmetleri giderek önem kazanmaktadır. Öğrenci kişilik hizmetlerinin en önemli basamağı psikolojik destek ve yardım süreci, okullarımızda Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik ya da Psikoloji mezunları tarafından rehberlik servislerinde verilmektedir. Psikolojik hizmetler kapsamında cinsel istismar gibi adli ve ağır vakalardan sınav stresine, her tür travmatik yaşantılardan basit düzeyde davranış sorunlarına dek geniş bir yelpazede öğrencilerimize profesyonel destek sağlanmaktadır. Alanında yetişmiş personel, yani rehber öğretmen ya da psikolojik danışmanlar, rehberlik servislerinde bireysel görüşme ağırlıklı olarak, grupla psikolojik danışma da dahil psikolojik hizmetler konusunda öğrencilerimize profesyonel yardım hizmeti vermektedir. Ancak son günlerde basına yansıyan haberlerde Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Yönetmeliği’nde ‘Rehberlik Yönetmeliği’ adı ile değişikliğe gidileceği dikkat çekmiştir. Bu değişikliklerin, kamuoyuna sızan taslak yönetmelik incelendiğinde okullarda psikolojik danışma hizmetlerini yok edecek nitelikte olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Okul rehberlik servislerinde okul psikolojik danışmanlarımız tarafından ücretsiz biçimde sunulan psikolojik danışma hizmetlerinin kaldırılması, eğitim sistemimizde ve öğrencilerimiz üzerinde olumsuz etkilere yol açacağından, böyle bir yanlışa dur demek hepimizin görevidir.
2. ileti: Öğrencilerimiz bizlere güvenmeleri, bizleri otorite olarak görmemeleri ve ders, sınav, etüt gibi görevlerle karşı karşıya kalmamamız nedeniyle rahatça sorunlarını anlatabiliyorlar. Yeni yönetmelikle bizlere okulda nöbet tutma görevi, derse girme görevi, etüt görevi, sınav gözetmeni gibi görevler verilerek öğrenci ile otoriter bir iletişim kurmamıza neden olacak ve böylece öğrencilerin bizlerden uzaklaşmasına, sorunlarını paylaşmamalarına neden olacak düzenlemeler yapılmak isteniyor. Bu düzenlemeler yapılırken de kesinlikle bizlerin görüşleri alınmıyor. Yönetmeliği hazırlayan ekibin tamamının da psikolojik danışman eğitimi almamış kişiler olduğunu görüyoruz.