Beşiktaş'tan çay keyfi
Yazıma başlarken önce maçı kaybeden Rizespor'u kutlayayım. Hemen maçın başında kırmızıyla 10 kişi kalacaksınız. Ardından boşu boşuna kaçmış olan penaltının sonrası...
Yazıma başlarken önce maçı kaybeden Rizespor'u kutlayayım. Hemen maçın başında kırmızıyla 10 kişi kalacaksınız. Ardından boşu boşuna kaçmış olan penaltının sonrası takımı 9 kişi bırakacaksınız ve bu koşullarda yani 9 kişiyle Beşiktaş'ın sahasında 35 bin kişiyle kafa kafaya oynayacaksınız. Okan Buruk ve futbolcularını kutluyorum.
Gelelim maçı farklı kazanan ev sahibi Beşiktaş'a. Tabii ki sahaya çıkarılan ilk 11 herkeste şok etkisi yapmıştır. Bir kenarda maç eksiği olan Töre, bir yanda Vagner Love arkası sanki Mustafa Pektemek ve de orta saha, markaj özelliği olan tek kişi Oğuzhan'a bırakılmış. Böyle bir kurgu sanırım Şenol Hoca tarafından orta sahası organizasyondan genelde iyi not alamamış Rizespor'a karşı özel hazırlanmıştır. Ama yukarıda da değindiğim gibi rakip neredeyse başlama düdüğüyle birlikte 10 kişi kalınca kulübe gediklisi Mustafa Pektemek'in şık golüyle Beşiktaş 1-0 öne geçiriyor.
Futbola gönül vermişler ağır bir Rize yenilgisi beklerken, Pektemek devre bitmek üzereyken herkesin beklentilerine ışık yakarcasına yine Quaresma’nın asistiyle 2-0'ı yapıverdi. Sonra mı? Rizespor 2-1'i yapınca hem Beşiktaş'ın seyircisi sindi hem de 10 kişilik Rize biraz daha istekli ve fazla adamla hücuma giden bir takım oldu. Ardından penaltı oldu, Quaresma'nın vuruşunu kaleci Gökhan çeldi ama Saadane sanki takımını sabote edercesine itirazla kırmızı görüp, Beşiktaş'a 9 kişilik bir takım sundu.
E, hâl böyle olunca ne kadar direnebilirseniz direnin fark yemek kaçınılmaz oluyor. Beşiktaş, birçok avantajın özellikle rakip tarafından sunulmasıyla ve de tabii ki Quaresma'nın asistleriyle duraklama devrine bir fren çekti.
MAÇIN ADAMI: Quaresma