Erdoğan’ın hedefi ‘sosyal temelli’ kalkınma
Türkiye, coğrafyasında, önümüzdeki 25 ve 50 yıl adına, 'sürdürülebilir' ve 'kapsayıcı' kalkınma adına, hem 'yumuşak', hem de 'sert' gücünü birlikte sahada etkinleştirdiği bir strateji...
Türkiye, coğrafyasında, önümüzdeki 25 ve 50 yıl adına, 'sürdürülebilir' ve 'kapsayıcı' kalkınma adına, hem 'yumuşak', hem de 'sert' gücünü birlikte sahada etkinleştirdiği bir strateji yürütüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde, son 15 yılda, Türkiye'nin 'yumuşak' gücünü sahada daha etkili kılacak temel unsurları, insani yardımlarda Türkiye'yi dünyada en önemli ilk 5 ülke arasına taşıyan ekonomik güç, üretim ve yatırım becerisi; iş dünyası ve toplumsal hayata yönelik sivil toplum kuruluşlarında tarihi bir 'demokratikleşme' ve uluslararası düzeyde ikili ilişkileri yürütme ve proje gerçekleştirme kabiliyeti; üçüncü bir başlık olarak, Türkiye'yi sınır ötesi diplomatik misyon sayısında dünyada ilk 5'e taşıyan 'diplomasi gücü' becerisidir.
Türkiye, Avrasya'nın kaderini değiştirmek adına, 'oyun kurucu' bir ülke olarak, yumuşak gücünü sahada etkili kılarken, 40 yıldır bulunduğumuz coğrafyadaki sosyal ve ekonomik kalkınmaya en büyük tehdidi oluşturan terörle mücadele adına, 'sert gücü'nü, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtları ile sınır ötesinde de etkin şekilde kullanmaktadır. Türkiye, Afrika'nın kalkınmasının hızlanmasına katkı sağlarken, küresel güçler aynı terör belasını formatını ve adını değiştirerek taşımaya kalktığında, orada da terörü kurutacak bir 'saha etkinliği' oluşturma kararlılığını dost ve düşmana net olarak göstermektedir.