‘Manşet’ ve ‘çekirdek’ finansı rahatlattı
Dün açıklanan enflasyon verileri, kimi ekonomist arkadaşlar verilerin içinden belirli bir olumsuzluk yakalamaya çalışsalar da, ikinci aydır ekonomistleri ters köşeye yatırıyor. Eylül için yüzde 0.72 aylık...
Dün açıklanan enflasyon verileri, kimi ekonomist arkadaşlar verilerin içinden belirli bir olumsuzluk yakalamaya çalışsalar da, ikinci aydır ekonomistleri ters köşeye yatırıyor. Eylül için yüzde 0.72 aylık tüketici enflasyonu bekleyen ekonomistler, gerçekleşen veri yüzde 0.18 artış çıkıp, yıllıklandırılmış manşet enflasyon yüzde 8.1'den 7.3'e gerileyince, epey şaşırmışlardı.
Geçtiğimiz ekim için de, ekonomistlerin beklentilerinin ortalaması aylık yüzde 1.62'lik bir enflasyon artışı idi. Benim, veri açıklanmazdan bir iki dakika önce sosyal medyada paylaştığım tahminim ise yüzde 1.02-1.32 aralığıydı.
Gerçekleşen oranın yüzde 1.44 olması ile yıllık manşet enflasyon, bir kez daha, yüzde 7.16'ya geriledi. TCMB'nin para politikasını belirlerken dikkate aldığı 'H' ve 'I' tanımlı çekirdek enflasyon verileri de, sırasıyla yüzde 7.01 ve yüzde 7.04'e geriledi.
Önceki iki yazımdan hatırlatarak, ekimde de, enflasyonun piyasa beklentileri altında kalmasının, hem TCMB'nin ekime kadar ara vermeden gerçekleştirdiği faiz koridoru üst bandındaki indirim kararlarını teyit ettiğini, hem de bu hafta bankalarımızın kredi faiz oranlarındaki '2. indirim' dalgasını desteklediğini belirtmem gerekiyor. Bu durumda, TCMB Para Politikası Kurulu'nun kasım toplantısı için, faiz koridoru üst bandında bir 25 baz puanlık indirim alanı daha oluşmuş durumda. Bununla birlikte, piyasa, ABD Merkez Bankası'nın (FED) aralık ayı ortasındaki toplantısını gördükten sonra, TCMB'nin faiz indirimi ile ilgili o adımı atacağını bekliyor. Enflasyondaki yumuşama, aynı zamanda, TL'nin yabancı paralar karşısındaki değeri açısından, döviz kurlarında yukarı yöndeki olası baskıyı da hafifletmekte.