Çocuklarda çekingenlik tedavisinde oyun terapisi

Değerli okuyucular; çekingen çocuklar yaşıtları ile ilişki kurmakta zorlanırlar, kendinden küçüklerle oynamak isterler, yalnız kalmaktan hoşlanırlar. Annelerinin yanlarından ayrılmazlar, hatta babası ile...

Değerli okuyucular; çekingen çocuklar yaşıtları ile ilişki kurmakta zorlanırlar, kendinden küçüklerle oynamak isterler, yalnız kalmaktan hoşlanırlar. Annelerinin yanlarından ayrılmazlar, hatta babası ile veya büyük annesiyle yalnız kalmaktan kaçınırlar. Kendilerine soru sorulduğunda bazen cevap vermek istemezler, başlarını öne eğerler, nadir hallerde de göz, baş işaretiyle yetinirler. Bu çocuklar güvensiz, huzursuz çocuklardır. Bazılarında saldırganlık da görülebilir. Okul ortamı veya arkadaş grubu içinde olduklarında oyuna katılmak isteseler de kendilerinde bu cesareti bulamazlar. Mutlaka birisi onları elinden tutup oyuna sokmalıdır, oyuna girdikten sonra da mutlu oldukları dikkati çeker. Çekingen çocuklar aynı zamanda onlardan ne beklendiği veya yeni bir durumu nasıl ele alacaklarını bilmediklerinde, özellikle yeni bir iş karşısında kaldıklarında normalin üstünde bir huzursuzluk gösterirler.

Ailenin aşırı baskılı davranması veya çok koruyucu olması çocuğu çekingenliğe iter. Çocuğun söylediklerine aldırış edilmemesi de onu çekingen yapabilir. Bir başka neden de; çocuktan yaşı ve kapasitesi dışında davranışlar beklenmesi, fikirlerinin sürekli eleştirilmesidir. 

Çekingen çocukların tedavisinde oyun terapisi çok işe yarar. Oyun terapisi sürecinde, çocuklar kendi içlerinde mücadele ettikleri duygusal deneyimlerini yansıtan oyunlar oluştururlar.. Bu deneyimler genellikle sözel olarak ifade edilmezler. Çocuklar oyunlarında özel oyuncaklar seçerek duygusal çatışmalarını yansıtan önemli konuları tekrar canlandırırlar. Bu duyguları ifade etme süreciyle başlayan terapi, çocuğun bu durum üzerinde kendini iyi hissetmesine dek sürecektir.
 

Oyun terapisi, çocuğun geçmiş ve bugün yaşadığı deneyimlerdeki çeşitli etkenlere bağlı olan bir süreçtir. En önemli iki etken, çocuğun gelişimsel dönemi ve terapi sürecindeki yaşıdır. Genellikle, çocuğun yaşadığı sorunun geçmişi ne kadar kısa ise terapi o kadar kısa sürecektir. Oyun terapisi, genellikle haftada bir ya da iki kez olmak üzere birkaç oturumdan birkaç aya kadar sürebilir. Çocuklar oyun terapisti ile oyun odasında geçirdikleri zamanı, “yalnızca oyun oynadık” diyerek açıklayabilirler, fakat bu süreçte çocuklar yeni rolleri ve davranışları öğrenirken, kendileri için sorun oluşturan durumlarla başa çıkma yollarını keşfederler.
  

Oyun oynamak çocuğa yaşamlarında insanlarla girdikleri etkileşimleri yeniden canlandırma fırsatı veren doğal bir fırsattır. Oyunun üç temel amacı vardır: İlk ikisi çocuğun bilişsel ve motor gelişimini desteklemek, üçüncüsü ise duygusal çatışmaların çözülmesini sağlamaktır. Eğitimli bir oyun terapistinin eşliğinde, oynanan oyunda çocuğun duygusal alanda yaşadığı sorunlara odaklanılır ve iç dengesini kurmasına yardımcı olunur.
  

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hipnoz ve hipnoterapi 05 Şubat 2023 | 141 Okunma Borderline kişilik örgütlenmesi 22 Ocak 2023 | 130 Okunma Tüm yönleriyle depresyon 08 Ocak 2023 | 219 Okunma Çocukluk çağı travmaları bugünü nasıl etkiler? 25 Aralık 2022 | 173 Okunma Sınavlarda çok heyecanlanıyorum 11 Aralık 2022 | 173 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar