Sedef hastalığı ve stres

Değerli okuyucularım, Psikosomatik hastalıkları, yaşantımızdaki ve iç dünyamızdaki duygusal ve düşünsel çatışmaların bedensel belirtiler, fiziksel şikâyetler olarak kendini göstermesi olarak...

Değerli okuyucularım, Psikosomatik hastalıkları, yaşantımızdaki ve iç dünyamızdaki duygusal ve düşünsel çatışmaların bedensel belirtiler, fiziksel şikâyetler olarak kendini göstermesi olarak tanımlayabiliriz. Psikosomatik hastalıkların ortaya çıkışını tetikleyen en yaygın faktörler, kayıp ve ayrılıktır. Çaresizlik, güvensizlik ve umutsuzluk duyguları ve bunlara eşlik eden öfke, kin, üzüntü, hayal kırıklığı, korku ve kaygı gibi bastırılmış, çözümlenememiş ve ifade bulamamış duygular somatizasyona neden olan unsurlardır.
 Kelimelere dökemediğimiz, ifade edemediğimiz sıkıntılar, korkular, acılar bazen bedenimizde bir ağrı, bir uyuşma, bir kist, bir hastalık olarak dışavurum bulur.

Stres de pek çok hastalığa davetiye çıkarır. Stresin yol açtığı rahatsızlıkların başında, genelde kalp atışının ve kan basıncının yükselmesi, kas kasılmalarının artması, sindirim sistemi problemleri sayılmaktadır. Organizma stresle başa çıkamadığında, strese karşı yenilmiş olur. Bu da psikosomatik hastalıklara yol açar. Stresin yol açtığı hastalıklar; alerji, ülser, yüksek tansiyon, kalp-damar hastalıkları, nefrit, şeker hastalığı, kanser, sedef gibi deri hastalıklarıdır.

Prof. Dr. Serap Öztürkcan’a göre renkli kepeklerle karakterize bir hastalık olan sedef hastalığı, görünümü nedeniyle kişileri rahatsız etmektedir. Sedef hastaları  bu döküntüler ve yaşadıkları çevrenin de  bulaşıcı olduğunu düşünmesi nedeniyle toplum içerisinde hep kendilerini geri çekme ve sosyal ortamlara girmekten kaçınma durumundadırlar. Halbuki bu hastalık temasla, el sıkışma yoluyla bulaşan bir hastalık değildir. Sedef hastalarının görünümle ilgili hissettikleri sıkıntının boyutu, hastalığın şiddetiyle de gittikçe artmaktadır. Sedef hastaları sosyal hayattan kaçarlarken, tedavi nedeniyle işten de uzak durmak zorunda kalmakta ve yaşam kaliteleri de bozulabilmektedir.

Uzm. Dr. Sevilay Zorlu’ya göre stresin sebep olduğu  cilt hastalıklarının tedavisinde başarılı olunması için her şeyden önce altta yatan psikolojik sorunun olabildiğince ortadan kaldırılması gerekir. Cilt sorunları içinse haricen kullanılabilecek ilaçlar kullanılır. Kişinin çevresi tarafından anlaşılması, sorumluluklarının paylaşılması bu tür rahatsızlıkların ortaya çıkmasını ya önlemekte ya da iyileşmesini kolaylaştırmaktadır. Birkaç günlük tatil, yakın akraba ya da arkadaş ziyaretleri, spor, sağlıklı beslenme, kişinin gevşeyip rahatlamasıyla problem hafifleyebilir. Kişinin sevdiği meşguliyetlerle uğraşması, iç enerjisini uygun şekilde kanalize etmesi de yararlıdır. Bu tür problemlerin tedavisi çok yönlü bir yaklaşım gerektirmektedir. Tedavide cilt hastalıkları uzmanı ile birlikte psikiyatristin vereceği ilaç tedavisi yararlı olmakla birlikte psikoterapi görmek çok etkilidir. Psikoterapiler, kişinin konuşup rahatlaması kadar benlik düzenlemesini ve alışkanlığını bırakması için profesyonel destek görmesini amaçlamaktadır.

Sedef hastalarına önerilerimi şöyle sıralayabilirim;

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hipnoz ve hipnoterapi 05 Şubat 2023 | 141 Okunma Borderline kişilik örgütlenmesi 22 Ocak 2023 | 130 Okunma Tüm yönleriyle depresyon 08 Ocak 2023 | 219 Okunma Çocukluk çağı travmaları bugünü nasıl etkiler? 25 Aralık 2022 | 173 Okunma Sınavlarda çok heyecanlanıyorum 11 Aralık 2022 | 173 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar