Bir FETÖ elemanıyla tesettür sohbeti
İki binli yılların başındaydı. Avrupa ülkelerinden birinde görevli FETÖ’nün sözde imamıyla sohbet ediyorduk. Söz döndü dolaştı başörtüsüne geldi. Muhatabım “Ben eskiden...
İki binli yılların başındaydı. Avrupa ülkelerinden birinde görevli FETÖ’nün sözde imamıyla sohbet ediyorduk. Söz döndü dolaştı başörtüsüne geldi. Muhatabım “Ben eskiden başı açık bir kadın görsem yadırgardım. Şimdi tam tersine örtülü bir kadın görünce yadırgıyorum” dedi. Daha önceden dini duygularının salabetiyle tanıdığım bu kişinin düştüğü durumu görünce, FETÖ elebaşının “Başörtüsü teferruattır” diyerek dine attığı iftiranın zakkum meyveleri vermeye başladığını anladım, üzüldüm, ürperdim. Kendisine özetle şunları söyledim:
“Harama bakmak, şeytanın zehirli okudur” buyurulur hadis-i şerifte. Bazen bu ok kalbe saplanır, manevi hayatı bütünüyle öldürür. Bazen ruhu yaralar, kişi ruhundaki bu yaranın izlerini silebilmek için bir ömür boyu çile çeker. Bazen, bu zehirli okun manyetik etkisi insanda mevcut bütün latif duyguları soldurur, pörsütür, tanınmaz hale getirir.
Bu zehirli ok, nefs-i emmareye, onu güçlendirecek, onu insanın mahiyetini oluşturan diğer bütün duygulara galip getirecek kut ve gıdadır. Nefsin güçlenmesi demek, aklın, iradenin zaafa uğraması...