Üç zulmet - Üç nur - O fotoğraf
Onu hiç bu kadar sevinçli görmemişti. Yüzü yavru güneş gibi parlıyordu. “Geldiğine çok sevindim, sana senin de çok sevineceğin bir olayı haber vereyim” dedi. Söylenenleri merakla dinlemeye...
Onu hiç bu kadar sevinçli görmemişti. Yüzü yavru güneş gibi parlıyordu. “Geldiğine çok sevindim, sana senin de çok sevineceğin bir olayı haber vereyim” dedi. Söylenenleri merakla dinlemeye başladı:
“Dün, ( 20 Nisan, 2024) dünyaya üç büyük nur indi. Kırk yıl sonra inmesi beklenen bu üç nurun erken inmiş olması bizleri çok mesrur etti. Bu üç nur, üç büyük zulmeti delip geçti.
Birincisi: Küfür ve küfranı delip geçen Kahır Nurudur. Bu nur kefere ve fecere güruhunun kökünü kazımak üzere yeryüzüne inen, dünyanın doğusunu, batısını, kuzeyini, güneyini istila eden nurdur. Bu nurdan sonra küfür ve küfran bütün dünyada inişe geçecek, yok olma kertesine dayanacaktır. Bu nurun merkez üssü İsrail’dir. Bütün Siyonistler, bütün kâfirler, ateistler, deistler fert ve toplum olarak bu nurun kahrından kendi durumlarının cezası ölçüsünde nasiplerini alacaklardır.
“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmeye çalışıyorlar. Hâlbuki kafirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır” (Saff, 8) ayeti bu nura işaret eder.