Anaların toprağında gerçeğin mayasında...

Ana diyecek oldum sabah. Baktım kelime toprağa düşmüş lügatımdan. Böyle dedi iki gün önce anasına veda eden koca adam. Onun bu iç burkan sözünü duyunca dört buçuk yaşımdayken göçen...

Ana diyecek oldum sabah. Baktım kelime toprağa düşmüş lügatımdan. Böyle dedi iki gün önce anasına veda eden koca adam. Onun bu iç burkan sözünü duyunca dört buçuk yaşımdayken göçen anamı düşündüm. Aynı tarihte göçtü ikisi de bu diyardan. Ama benimkini toprağa vereli 46 yıl olmuş.

Annesi göçene dek herkes çocuktur.

Anaya erken veda edenler ise çocuk yaşta büyür, ihtiyarlar. O anda sona ermiştir çünkü çocukluk.  Bir yandan da hayat boyu acemi bir evlat olarak kalmaya yazgılısındır. Belki babana annelik yapmak düşer payına. Belki çile dolu yıllar. Kesintisiz meşakkat. 

Böyle işte. Acemi bir evlat olarak tecrübeli bir evladın sözüne mukabele etmenin anlamsızlığını bilmeme rağmen şöyle dedim:

Ana kelimesi toprağa düşmekle mayalamaya başlar yeniden evlatları. Tomurcuklanır, filizlenir, yeşerir toprak.

Lügatime her giren kelime ile terkiplenen mânâlar kendi annesizliğimin üzeri ne kadar örttü bilemem. Ama eksikliğini değil yokluğunu bildim hep annemin.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu mecradaki son yazı 22 Haziran 2019 | 307 Okunma İstanbul’dan Elmalı’ya beldeleri merkez yapan nefes! 18 Haziran 2019 | 141 Okunma Öğrenmenin önündeki en büyük engel: Benlik kibri 15 Haziran 2019 | 274 Okunma Siyaset meydanı da ‘akleden kalb’e dahil 11 Haziran 2019 | 62 Okunma Birlikte geçilen kapılar, tek başına girilemeyen odalar 08 Haziran 2019 | 159 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar