“Evdeki kıyafetle dışarı çıkma!”
Siyasî ve ideolojik terör can yakmaya devam ederken, ahlâkî terör ve anarşi de insanlarımızın uhrevî hayatını sıkıp mahvına çalışıyor.Evet, son yıllarda ne yazık ki ahlâkî...
Siyasî ve ideolojik terör can yakmaya devam ederken, ahlâkî terör ve anarşi de insanlarımızın uhrevî hayatını sıkıp mahvına çalışıyor.
Evet, son yıllarda ne yazık ki ahlâkî terbiye zayıfladı. Bu sebeple meydana gelen boşluğu “ahlâkî terör” doldurmaya yöneldi.
Üstad Bediüzzaman’ın tâbiriyle “umumî iman inkişafı” cemiyet hayatımıza henüz hakim olmadığı için, şânlı mâzisini lekedar ve herşeyini mahvedecek bir neslin yetişmesine fırsat verilmiş ve zemin hazırlanmış oldu.
Zira, nesilleri rûhen öldürmek ve ahlâkını yozlaştırmak için vargücüyle çalışan dehşetli komiteler var.
Bunların en tesirli olanı ise, sırtını Süfyanî Deccâliyete yaslayarak bilhassa kadınları bozmayı ve genç kızları yoldan saptırmayı hedef alan gizli komitelerdir. Öylesine gizli ve sinsî bir faaliyet içindeler ki, mütedeyyin ve muhafazakâr ailelerin kızları ve gençleri dahi—çoğu farkında olmayarak—bu müthiş cereyanın pervânesine takılıp gidiyorlar.
Yoksa, şu görenek belâsı, gösteriş sevdâsı, moda tutkunluğu, savurganlık illeti, müsriflik ateşi ve ehl-i dünyanın hayat tarzına özenti gibi sosyal zaaflar ve ahlâkî hastalıklar, böylesine meydan alıp içimize sirayet edemez, tâ harem-i ismetimize kadar gelip sokulamazdı.
Bu uzun meseleye, ibretlik bir hatıra ile şimdilik nokta koyalım.
Gülay Hanım anlatıyor