Korkunun kol gezdiği seçimler (3)
Kim kimin devamı?Darbe cuntasının bütün baskı ve tehditlerine rağmen, bu millet 1961 Anayasasına yüzde 38 oranında “Hayır” dedi. (82’ye göre çok iyi.) Keza, aynı cuntanın 1961 genel seçimlerinde...
Kim kimin devamı?
Darbe cuntasının bütün baskı ve tehditlerine rağmen, bu millet 1961 Anayasasına yüzde 38 oranında “Hayır” dedi. (82’ye göre çok iyi.)
Keza, aynı cuntanın 1961 genel seçimlerinde tek başına iktidara getirmek istediği CHP’ye, halkın ancak yüzde 36.7’si destek verdi.
Bunun dışındaki yüzde 62’lik seçmen kitlesi ise, yüzde 34.8’i Adalet Partisini, yüzde 27’si de Yeni Türkiye ile Cumhuriyetçi K. Millet Partisini tercih etti.
Bu tablo, apaçık şekilde şunu gösteriyor: Demokrat Parti misyonunu Adalet Partisi temsil ediyor. Diğer partiler ise, oyları bölüp parçalara ayırarak CHP+Cunta=Darbe Cephesinin karşısında demokrasi mücadelesi veren Adalet Partisini bir nevi zaafa uğratma işlevini görüyor.
Bu zamandan o zamana bakarak fikren ve hayalen gidip geldiğimizde, tuhaf olduğu kadar pek düşündürücü olan bir siyasî zihniyetle karşı karşıya olduğumuzu fark ediyoruz. Meselâ, şöyle ki:
Günümüz itibariyle “CHP karşısında, aman oylar bölünmesin” diyen hiçbir AKP’li yetkili, bugüne kadar çıkıp da 1961, 65 ve 69 seçimlerinde CHP’nin karşısındaki Adalet Partisi için aynı fikir veya temennisini son dönemde sık sık “DP ve AP’ye yapılanlar bize de yapılıyor” diye ifade etmiş değil. AKP’nin lider kadrosundan hiç kimse o günlerde, şimdiye kadar çıkıp da şunu söylemedi: 1961’de darbecilerin iş başına getirmek istediği CHP’nin karşısındaki oylar, keşke üç ayrı partiye dağılmasaydı ve bölünmeseydi. Keşke, oylar en büyük kitle olan Adalet Partisi’nde toplansaydı.
Evet, bu tarz söz veya temennileri şimdiye kadar onlardan hiç duymadık. Söylemediler. Dahası, tam tersini söylediler. Meselâ, “AP ile CHP arasında hiçbir fark yok” dediler. Hatta zaman zaman AP’nin daha kötü, daha fenâ bir parti olduğunu söylemekten bile çekinmediler.