Muhammedî Ezan serbest
Türkiye’de 18 yıldır (Ocak 1932'den beri) okunması yasaklanan Ezan-ı Muhammedî, 16 Haziran 1950’de Meclis’te yapılan görüşmeler ve oylama neticesinde, yeniden hürriyetine kavuşarak serbest bırakıldı....
Türkiye’de 18 yıldır (Ocak 1932'den beri) okunması yasaklanan Ezan-ı Muhammedî, 16 Haziran 1950’de Meclis’te yapılan görüşmeler ve oylama neticesinde, yeniden hürriyetine kavuşarak serbest bırakıldı. Ezanın mâbedlerde serbestçe okunması, ertesi gün mümkün hale geldi.
Bu 18 yıllık yasaklı süre zarfında, Ezan yerine “Tanrı uludur” diye başlayan ve şarkıya benzeyen ucûbe bir tercüme okutuluyordu.
Şimdi, bundan 60 sene evvel bugünlerde yaşanan bu saadetli hadisenin kısacık bir hikâyesini hatırlamaya çalışalım.
Laiklik bu mu?
Dünyadaki tanımı başka, Türkiye’deki karşılığı başkadır, laikliğin. Hele, 1930’lar Türkiye’sinde bambaşka bir laiklik tarifine ve tatbikatına şahit olunmuş.
O zamanki hakim kafa, şunu söyleyip ilân ediyordu: Laiklik, dinin devlet işlerine karışmaması ve karıştırılmamasıdır.
Peki, devlet niçin dine ve din işlerine karışıyor? Laiklikte bunun da bir ifadesi yok mudur?
Elbette ki, doğru tarifte bu da var: Laik rejimde, dinsizlere de, dindarlara da ilişilmez; ilişenlere müsaade edilmez.