Tecrübe ve taze kan ihtiyacı
Bir yerde yapılan hizmetin ne durumda olduğunu, nasıl bir seyir takip ettiğini, nereye doğru gittiğini, özellikle iki göstergeye bakarak tahmin etmek mümkün. Birincisi: O hizmetin içinde yaşlıların, yani büyüklerin...
Bir yerde yapılan hizmetin ne durumda olduğunu, nasıl bir seyir takip ettiğini, nereye doğru gittiğini, özellikle iki göstergeye bakarak tahmin etmek mümkün.
Birincisi: O hizmetin içinde yaşlıların, yani büyüklerin tecrübesi, bilgisi, birikimi var mı, yok mu; varsa şayet, bunun ne ölçüde olduğuna bakılır?
İkincisi: Gençlerin enerjisinden ne kadar istifade edildiği, yapılan hizmete gençlerin ne ölçüde iştirak ettiği/ettirildiği noktasına bakılır.
Bu konuda, sorumluluğun büyüğü büyüklere düşüyor.
Çünkü, onlar gün görmüş, acısı-tatlısıyla yığın yığın tecrübe yaşamış, aynı şekilde çocukluk-gençlik kademelerinden geçmiş insanlar.
Gençleri hizmete teşvik etmenin, onları kazanmanın yolunu-yordamını daha iyi bilirler.
Zira, vaktiyle kendileri de aynı kademelerden geçmiş, aynı gençlik hissiyatını yaşamış, aynı beklentilerin içine girmiştir.
Gençler ise, bu noktalarda henüz tecrübesiz sayılır. Dolayısıyla, büyüklerden gördüklerini yaşar ve gelecek nesillere aktarmaya çalışırlar.
Burada gençlere düşen, bilhassa büyüklere hürmetkâr davranmak. Hürmette kusur etmemek ve onlarla birlikte çalışmayı kabullenmek.