Orta Doğu ve DEAŞ

Trump'ın S. Arabistan ziyareti ile Katar’a ambargo kararı alınmıştı. Katar’a uygulanan ambargo aslında Türkiye’ye karşı idi. Türkiye kesin ve kararlılıkla bu ambargoyu bozdu. Yani devam eden ambargonun tesirini bastırarak bertaraf etti...

El-Bab’a Fırat operasyonunda ABD Türkiye’nin başarılı olamayacağını umuyordu ama hüsrana uğradı. İdlib operasyonu ile Batı’nın 200 yıllık İran sınırından Akdeniz’e Kürt koridoru (devleti) projesine ikinci kez baraj kuruldu. Afrin ile Akdeniz arasında 2 üs kuruldu. Bu durum en çok İsrail'i tedirgin etti. Barzani, İsrail destekli 25 Eylül’de yapılan referandum öncesi mitinglerde ve sonrasında İsrail bayrakları ile “İkinci İsrail’iz” sloganları hüsrana dönüştü. ABD Barzani’yi bir nevi sattı ve kullandı. Emperyalist güçler figüranları sadece kullanır. Barzani babasının vasiyetine ihanet etti. “Türkiye’ye güven. Başın dertte olsa da olmasa da onunla iştişare et” sözünü unuttu.

ABD 6 Mart 1975 Cezayir Antlaşmasından bu yana Orta Doğu’da 7 defa başarısız oldu... NATO da ABD’nin kontrolündedir. “Gladyo birlikleri” vardır. Bunların vazifesi ülkelerde karışıklık, darbeler, iç savaşın zeminini hazırlamaktır. Bu kişiler özel eğitim görmüş ve o ülkenin dilini, örf ve âdetlerini bilen eşkıyalardır.

ABD’nin İran Masası Şefi Michael D’Andred "CIA’nin kara kutusu"dur. Bu kişi Farsça, Türkçe ve Arapça bilir. Eşi Müslüman asıllıdır. Emrinde yüzlerce gladyo (provokatör) Türk Silahlı Kuvvetleri üniforması giymiş olarak Şiilere katliam yapması ve Şii milislerin de Sünni katliamı yapması için planları vardır. Şimdi "Orta Doğu’nun Lawrence’si" Michael D’Andred’dir.