Tarihselleştirme ve rol modelliği: II. Abdülhamid

Sultan II. Abdülhamid vefatının yüzüncü yıldönümü ve sonrasında değişik etkinliklerle anıldı. Anma toplantıları, akademik sunumlar ve medya değerlendirmeleri yakın tarihimizin önde gelen...

Sultan II. Abdülhamid vefatının yüzüncü yıldönümü ve sonrasında değişik etkinliklerle anıldı.
Anma toplantıları, akademik sunumlar ve medya değerlendirmeleri yakın tarihimizin önde gelen aktörlerinden birisinin değişik yönleri üzerinde durdular. Bu faaliyetlerde son yıllarda II. Abdülhamid etrafında yoğunlaşan tartışmanın iki temel unsuru ön plana çıkmaktadır.
Bunlardan birincisi, otuz iki yılı aşkın saltanatında geliştirdiği modernleşme projesi, tesis ettiği dış politika doktrinleri, şekillendirdiği yeni resmî ideoloji ve kurduğu siyasî rejim ile Osmanlı devlet ve toplumunun büyük dönüşümler yaşanmasına neden olan sultanın nasıl tarihselleştirileceğidir. Bununla doğrudan bağlantılı ikinci husus ise II. Abdülhamid'in günümüze yönelik bir "rol modeli" haline getirilmesinin ne derece anlamlı olduğudur.

İmaj düzeltimi
II. Abdülhamid'in kamusal imajı tahttan indirilişi sonrasında muhalifleri tarafından şekillendirilmiştir. İktidarı süresince Jön Türkler ve diğer karşıtları tarafından oluşturulan imaj Avrupa'da etkili olmasına karşılık Osmanlı toplumunda ciddî kabûl görmemiştir.
Buna karşılık, 1909'da hal'olunmasını takiben İttihad ve Terakki, 1922 sonrasında ise Erken Cumhuriyet siyaset yapıcıları II. Abdülhamid'i imparatorluğun dağılmasının temel sorumlusu haline getiren ve siyasetlerini onun psikolojisi üzerinden açıklamaya çalışan son derece olumsuz "imaj"ı ders kitaplarından medya değerlendirmelerine ulaşan araçlar kullanarak topluma sunmuştur.
Bu imajın marjinal itirazlar dışında eleştirilmesine de bilhassa Tek Parti rejimi altında müsaade olunmamıştır. Bu nedenle dönemin akademik tarih araştırmaları da nadir istisnâlar dışında aynı imajı yeniden üretmiştir.
II. Abdülhamid'i tüm olumsuzlukların kaynağı bir yarı meczup ve "gericilik sembolü" olarak resmeden bu "imaj" çok partili rejime geçiş sonrasında tartışmaya açılmış ve sorgulanma...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Unuttuğumuz savaş 18 Kasım 2018 | 3.763 Okunma İstiklâl Marşı’nı okuyarak ırkçılık mı yapıyoruz? 11 Kasım 2018 | 5.669 Okunma Otoriter ritüel ve söylemleri eleştirmek “Türklük” karşıtlığı mıdır? 04 Kasım 2018 | 2.470 Okunma “Temsilî demokrasi” krizinde Türkiye 28 Ekim 2018 | 4.277 Okunma “Millî irade-vesayet” kısır döngüsünü kırmak 21 Ekim 2018 | 4.550 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar