Albay Hasan Atilla Uğur mu, Moody’s mi?
Bir süre önce Yeni Şafak'ta yayınlanan Albay Hasan Atilla Uğur'un "FETÖ tehlikesi sürüyor, 2'nci darbe kasımda gelecek" korkutması tartışılıyor.Korkutma diyorum çünkü o manşette yer alanlar veya daha sonra...
Bir süre önce Yeni Şafak'ta yayınlanan Albay Hasan Atilla Uğur'un "FETÖ tehlikesi sürüyor, 2'nci darbe kasımda gelecek" korkutması tartışılıyor.
Korkutma diyorum çünkü o manşette yer alanlar veya daha sonra televizyonlarda söylenenler toplumu "uyarmak"tan çok "korkuttu."
Aynı şeyi eski askeri savcı Ahmet Zeki Üçok da devam ettiriyor. Çıktığı her televizyonda "İyi yetişmiş, silah kullanan binlerce FETÖ'cüyü sokağa saldık, her an her şey olabilir" diyerek o korkuyu sürdürüyor.
Doğrudur tehlike hâlâ bitmiş değil ama yapabileceklerinin en aşağılığını ve kanlısın yapan bu kirli yapının, bundan sonra aynı gücü bulma ihtimali yok. Hatay'daki mahkeme benzeri pervasız çıkışlar da yakayı ele vermekten başka işe yaramaz.
Bu noktada Albay Uğur'un dikkat çektiği belki en önemli tehlike Güneydoğu'da bir kitlesel hareketlenme olduğunda "devlet adına" kripto FETÖ'cülerin silah sıkması olur ki, bu tuzağa da artık devlet düşmez diye düşünüyorum çünkü ortada 6-8 Ekim vandalizmini hem de FETÖ'nün varlığına rağmen atlatan bir devlet aklı var. O günlerde PKKHDP hattını, halkı katlederken suçüstü yakalayan o akıl, şimdi çok daha tecrübeli. Aynı şey Kürtler için de geçerli. Kürtler hendek terörüne prim vermeyerek siyaseten sağduyulu ve tecrübeli olduğunu gösterdi.
İşin belki de en can alıcı yanı, bu açıklamaların nasıl bir sonuca yol açtığı ve bir işe yarayıp yaramadığı... Bu soruya kimsenin pozitif bir cevap vereceğini sanmıyorum. Tehlikenin geçmediğine ve büyüklüğüne dikkat çekmek için "uyarı" niyetiyle yapılan bu açıklamalar tam aksine sokağa "korku" olarak yansıdı. İnsanların motivasyonunu kırdı. Oysa 15 Temmuz'da tanklara, F-16'lara meydan okuyan toplumun ezici çoğunluğunda müthiş bir motivasyon ve dayanışma ruhu vardı.
Eski askerler, insanları korkutarak bu dayanışma ruhuna ve morale zarar verdi. Araya Kürt aşiretlerinin İngiltere'den para aldığı gibi çirkin bir iddiayı da ekleyerek yeni bir gerilim alanı açtılar.