Baykal, kaset ve cemaat
Önceki gece eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal yine CNNTürk'teydi. Röportajın sonuna rastladım ama zaten asıl önemli kısmı da orasıymış. O kısa sürede Baykal, özellikle Ergenekon tartışmaları ve...
Önceki gece eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal yine CNNTürk'teydi. Röportajın sonuna rastladım ama zaten asıl önemli kısmı da orasıymış. O kısa sürede Baykal, özellikle Ergenekon tartışmaları ve kaset komplosuyla ilgili düşüncelerini açıkladı. O anda aklımdan geçen soru şuydu: Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu'ndan farklı ne söyledi? İşin doğrusu hiçbir şey.
Zaman zaman çıkışlarıyla "devlet adamı" diye tanımladığımız Baykal bir kez daha söyledikleriyle hayal kırıklığı yarattı. Soru şu: "Size göre komploda cemaat parmağı var mı?" İşte Baykal'ın cevabı: "Bir şey söylemek için elde kanıta ihtiyaç var. O günkü yüksek siyasi iradenin talimatı, onayı, kararı olmadan böyle bir iş yapılamaz."
Cemaat için kanıta ihtiyaç olduğunu söylüyor ama siyasi iradenin talimatı konusunda hiç öyle bir derdi yok. Elinde kanıt varmış gibi ondan çok emin. Ayrıca orada Baykal'a sorulmadı ama buradan soralım: O cemaat 17-25 Aralık'ı veya TIR operasyonlarını hangi siyasi iradenin talimatıyla yaptı? Ya da 7 Şubat 2012 operasyonunu…
Şimdi biraz daha geriye dönelim, CHP Genel Başkanlığı da yapmış Deniz Baykal'ın siyasete atıldığı 70'li yıllara, sonra da faili meçhul cinayetlerin işlendiği 90'lara… Siyasete kimlerin nasıl tuzak kurduğunu ve neler çevirdiğini yakından görelim.
Bu açıdan en çarpıcı olay o dönem kontrgerilladan sık sık şikâyet eden CHP Genel Başkanı rahmetli Bülent Ecevit'e Çiğli'de yapılan suikasttı. Peki o suikastı kim yapmıştı? CHP o suikastın peşine neden düşmedi?
İkinci önemli olayı da Kıbrıs çıkarmasından sonra yine Başbakan olan Ecevit yaşadı. Ecevit, ilk kez öğrendiği Özel Harp Dairesi'yle ilgili bakın, 28 Kasım 1990'da Milliyet gazetesine ne söylüyor: