Gazi Kemal’i de şehit ettiler
2007'deki cumhurbaşkanlığı seçimi dahil son yıllarda yaşadığımız her seçim ciddi kuşatmalar ve saldırılarla geçti. Her seçime bir son seçim gözüyle bakıldı ama ne yazık...
2007'deki cumhurbaşkanlığı seçimi dahil son yıllarda yaşadığımız her seçim ciddi kuşatmalar ve saldırılarla geçti. Her seçime bir son seçim gözüyle bakıldı ama ne yazık hâlâ bitmiş değil. Buna rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve partisi her seçimden oyunu artırıp çıktı. Ama o saldırılar bitmedi ve Türkiye'yi esir alan iç ve dış vesayet güçleri sonuçları içine sindiremedi. Her seçimden sonra bir süre geri çekildi sonra saldırılara yeniden başladı.
Bunca saldırıyı atlatmak da kolay değildi. Toplumun direnciyle güçlü liderlik buluşmasaydı, bu kavga çoktan biterdi. Ama buna toplum izin vermedi. Beyaz Zambaklar Ülkesi kitabında Grigory Petrov lider-toplum ilişkisine değinirken şöyle diyor: "Eğer halk kitleleri soğuk bir sisten ibaretse, hiçbir güç onların içinden yıldırımlar çıkaramaz." Ama bir gün gelir, toplum Tolstoy'un dediği gibi; "Kendi içinden kendisinin duygularını ve özlemlerini yansıtan bir önder çıkarır."
Türkiye toplumu son 15 yılda tam da bunu yaşıyor. Ve bir kez daha 24 Haziran'da tarihi bir karar verecek. Ya son 15 yıllık yürüyüşünü ve kazanımlarını sürdürecek ya da emir komutalı vesayet günlerine dönecek. Aslında bu hesaplaşma son 100 hatta 200 yılın hesaplaşması. Önceki gece AK Parti İstanbul 3. Bölge Milletvekili Zülfüye Füsun Kümet'in düzenlediği ve ağırlığını Kürt kanaat önderlerinin oluşturduğu toplantıda Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş'la AK Parti MKYK üyesi Ethem Sancak'ı dinledim.
İki siyasi aktör de bu tarihsel hesaplaşmaya dikkat çekiyordu. Kurtulmuş şöyle diyordu: "Karşı karşıya kaldığımız oyun, ikinci Sykes-Picot'tur. Bizleri etnik olarak bölmeye çalışıyorlar. Bölgenin büyük unsurları arasında sürekli problemler çıkarmaya, mezhep politikalarını diriltmeye çalışıyorlar. Bu oyunu gören ve direnen tek ülke Türkiye, tek lider de Erdoğan'dır. Onun için Türkiye'nin başı beladan kurtulmuyor."
Konukları Türkçe, Kürtçe ve Arapça selamlayan Sancak ise sözü 180 yıldır dayatılan parlamenter sisteme getiriyordu. Sancak, Sultan Abdülaziz'den Özal'a sistemi değiştirmek isteyen birçok liderin şehit edildiğini söylüyor ve şu çarpıcı tespiti yapıyordu:
"Sistemi dönüştürmeye ve bu prangadan kurtulmaya çalışıyoruz. Bunun farkına varan liderlerimiz sistemi değiştirmeye çalışırken şehit düştü. Bu melanet sistemi ilk değiştiren de Gazi Mustafa Kemal'di. Mustafa Kemal aslında bir başkanlık sistemi inşa etmişti ama bunun farkına varan Batı, çeşitli tezgâhlarla erken yaşta ve esrarengiz bir şekilde Gazi'yi de şehit ettiler."