'İki Türkiye' algısı
Kurulduğundan beri hep "İki Türkiye" vardı. Biri, "Milleti adam etmek(!)" için yola çıkan Asker-Bürokrat elitlerin Türkiye'si, öteki kendi kimliğiyle değerleriyle yaşamak isteyenlerin Türkiye'si.Sonraki bütün...
Kurulduğundan beri hep "İki Türkiye" vardı. Biri, "Milleti adam etmek(!)" için yola çıkan Asker-Bürokrat elitlerin Türkiye'si, öteki kendi kimliğiyle değerleriyle yaşamak isteyenlerin Türkiye'si.
Sonraki bütün değerlendirmeler bu iki hat üzerinde gelişti. "Beyaz Türkler"in Türkiye'si, dindarların, solcuların, Alevilerin ve Kürtlerin de içinde olduğu ötekileştirilenlerin Türkiye'si.
Yıllara ve toplumsal mücadeleye göre, zengin- yoksul, sağcı -solcu, 90'lardan sonra iselaikanti laik Türkiye ayrımı yapıldı. Bütün bu ayrımlar siyaseti dizayn etmenin bir aracı olarak kullanıldı. Bu yüzden kutuplaşma siyaseti hep vardı ve eski sistem bundan besleniyordu.
Bu tanım, ilk kez AK Parti'nin iktidara geldiği 2003'ten sonra değişmeye başladı ve "sistemin değiştirilmesi" üzerine oturtuldu. "Eski Türkiye, yeni Türkiye" ayrımı böyle çıktı ortaya. AK Parti'yi yıllar içinde tek Türkiye partisi yapan ve uzun yıllardır tek başına iktidarda kalmasına sağlayan da bu doğru tespitti.