İran yalnızlığını sorguluyor mu?
Yıllardır yapılanlar bir yana, sadece son 25 yılda bölgemizde oynanan oyunu, ortaya çıkan kaotik fotoğrafı hâlâ görmeyenler var. Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgede hem her ülke birbirine...
Yıllardır yapılanlar bir yana, sadece son 25 yılda bölgemizde oynanan oyunu, ortaya çıkan kaotik fotoğrafı hâlâ görmeyenler var. Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgede hem her ülke birbirine "düşmanlaştırıldı" hem de her ülkenin içindeki sosyolojiler birbirine "düşman" gözüyle bakacak hâle getirildi. Laik-antilaik, Şii-Sünni, ilerici- gerici, Türk-Kürt veya Arap, nereye baksanız bir karşıtlık var.
Körüklenen bu tablo nedeniyle Irak, Suriye ve Lübnan son 20 yılda çöküntü devletlere dönüştü. Suudiler için İranlılar, İranlılar için Suudiler, İsrail'den daha tehlikeli bir "düşman" oldu. Ülke içlerinde bile siyasi yapılar düşmanlaştırıldı. Sünni körfez ülkeleri öyle bir noktaya getirildi ki, Türkiye olmasaydı küçücük Katar'ı bir kaşık suda boğacaklardı. O kışkırtmayla körfez ülkeleri uzun süre Türkiye'yi de "düşman" kampa koydu.
Bu sürecin en kilit ülkesi hiç kuşkusuz İran'dı.
İran, ABD-İsrail hattının ses çıkarmadığı Şii hilaliyle Sünni körfez ülkelerinin adeta korkulu rüyası oldu. Hizbullah ve Husiler gibi vekilleriyle bölgeyi sarsarken, aldığı pozisyon aynı zamanda bölge ülkelerinin ABD'ye daha...