Kılıçdaroğlu’nun ikinci turu ve nefret siyaseti
Tarihi 14 Mayıs seçim sonuçlarının muhalefeti sarsması, o muhalefetin ektiği nefret siyasetini de tetikledi. Kimi oyların çalındığını ileri sürerek öfke nöbetleri geçirdi, kimi de...
Tarihi 14 Mayıs seçim sonuçlarının muhalefeti sarsması, o muhalefetin ektiği nefret siyasetini de tetikledi. Kimi oyların çalındığını ileri sürerek öfke nöbetleri geçirdi, kimi de hıncını ve öfkesini insanlıktan çıkarak depremzedelere yöneltti.
En hafifi "Elim kırılsaydı da yardım etmeseydim" diye başlayan bu insanlık dışı saldırılar artık açık açık yapılır oldu. Neymiş, depremzedeler büyük oranda Başkan Erdoğan'a oy vermiş. Kervana son olarak bir FETÖ'cünün kızı da katıldı.
Bu nefret iklimi tesadüfen ortaya çıkmış değil, son dönemde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bunu bir siyasi strateji olarak devreye soktu. Her fırsatta kendisine oy vermeyen öğretmenlere, hâkimlere, askerlere hakaret etti; depremin ikinci gününde "Seçimi erteleyecekler", bölgeye gittiğinde de "Beni tutuklayın" diyerek kışkırtıcı çıkışlar yaptı.
Bu tabloya, terörle ilişkili partileri meşrulaştırmayı ve "Yüksek oy alacağız, kazanacağız"...