Kılıçdaroğlu’nun kulağını kim çekti?
Bilim adamları Kahramanmaraş depremini, "Dünyada ve son yüzyılda meskûn mahalde yaşanan en büyük deprem" olarak niteledi. Aslında bilim adamı olmaya da gerek yok. Biraz izan sahibi olmak ve ortaya çıkan felaketin...
Bilim adamları Kahramanmaraş depremini, "Dünyada ve son yüzyılda meskûn mahalde yaşanan en büyük deprem" olarak niteledi.
Aslında bilim adamı olmaya da gerek yok. Biraz izan sahibi olmak ve ortaya çıkan felaketin fotoğrafına bakmak yeterli... Yaşanan şey, binlerce insanın hayatına mal olan, şehirleri yerle bir eden küçük bir kıyametti.
O kıyamet Türkiye'yi ve dünyayı "yardım için" ayağa kaldırırken, içeriden birileri de inanılmaz bir biçimde "yalanlarla" toplumu kışkırtmak için harekete geçti. Bunlara bir avuç meczup, ajan veya kışkırtıcı deyip geçilebilirdi. Ama öyle değildi. Karşımızda başka bir depremi, sosyal ve siyasal depremi körüklemek isteyenler vardı.
İşin motive edicisi de ne acıdır ki, birkaç marjinal siyasetçi, gazeteci veya akademisyen değil, bu ülkenin kurucu partisi CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ydu. Hem de ikinci günden itibaren. Oysa ilk gün şöyle diyordu:
"Dayanışma içinde olacağız, birlik ve beraberlik içinde yaralarımızı hep beraber...