Mahkûm olan ABD ve Kontralar
Türkiye'nin Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı'nın sahada ve diplomatik alandaki başarısını hukuk alanında da sürdürmesi gerekiyor. Elbette sahada güçlü olmadan bu alanda yürümek mümkün...
Türkiye'nin Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı'nın sahada ve diplomatik alandaki başarısını hukuk alanında da sürdürmesi gerekiyor. Elbette sahada güçlü olmadan bu alanda yürümek mümkün değil ama şu da önemli bir fırsat; dünya halkları ilk kez somut biçimde ABD'nin terör örgütleriyle ilişkisine tanık oluyor. Çünkü geçmişe bakıldığında ABD'nin terör örgütleriyle ilişkisi istihbarat örgütleri vasıtasıyla ve gizli yürütülürdü.
Sonradan bir kısmı açığa çıksa da bu pek değişmedi.
Şimdi ise bambaşka bir ABD var. ABD ilk kez hem de NATO üyesi müttefiki Türkiye'ye karşı, darbe dahil her yolu mubah sayan iki terör örgütünü, FETÖ ve PKK'yı gizlemeden destekliyor.
Türkiye, bir süredir ABD'nin bu ilişkileri sonlandırması için diplomatik açıdan her yolu denedi ama sonuç alamadı. Şimdi askeri yolu deniyor ve onu uluslararası hukuk yoluyla da desteklemek istiyor.
Peki, bu mümkün mü? Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vatikan dönüşü "Olay sadece YPG olayı değil" diyerek ABD ile yaşanan derin krize dikkat çekiyor ve şöyle diyordu:
"Bunların en önemlisi FETÖ meselesi.