Al sana münazara!
Binali Yıldırım ile CHP adayı arasında geçen pazar akşamı cereyan eden açıkoturumu herkes bir demokrasi şöleni olarak kabullenmeye ve açıkçası pazarlamaya pek yatkındı. “17 yıl...
Binali Yıldırım ile CHP adayı arasında geçen pazar akşamı cereyan eden açıkoturumu herkes bir demokrasi şöleni olarak kabullenmeye ve açıkçası pazarlamaya pek yatkındı.
“17 yıl sonra ilk kez yapılan bu münazara umarız son olmaz” diye başlayan övgü ve temenni cümleleri duyduk.
Hani duyan da ülkede gerçekten bir diktatörlük varmış da, siyasiler televizyonda şöyle özgür biçimde karşı karşıya gelemiyormuş zannederdi. Ve maalesef bu söylemi bizim taraf da aynen kabullenip kullandı.
Sanki karşınızda demokrasiye saygılı, söyleyecek iler tutar bir sözü, emek verilmiş bir projesi olan saygın bir muhalefet var da televizyon münazarası eksik kalmıştı.
Ne kadar da unutkan bir milletiz?
Sanki bir şiir okuduğu için Erdoğan’ı hapse atıp “Artık muhtar bile olamaz” diye sürek avı düzenleyenler bunlar değildi. Sanki 28 Şubat darbesi yaşanmamış, bugün kepaze bir şekilde hâlâ mesleklerini sürdüren sözde gazeteciler, köşe yazarları