Dink cinayetinin 11. yılında...
Hrant Dink’in aramızdan hain bir suikastla alınmasının üzerinden 11 yıl geçti. Babam ve annem dahil, hiçbir ölümden etkilenmediğim kadar sarsıldığım 19 Ocak 2007 tarihinde yaşadığımız bu...
Hrant Dink’in aramızdan hain bir suikastla alınmasının üzerinden 11 yıl geçti. Babam ve annem dahil, hiçbir ölümden etkilenmediğim kadar sarsıldığım 19 Ocak 2007 tarihinde yaşadığımız bu suikast, kişisel hayatımızı değiştirdiği gibi Türkiye için de önemli bir kırılma anı oldu. Tıpkı Uğur Mumcu, Musa Anter ve Hasan Fehmi’den beri yaşanan tüm siyasi cinayetlerde olduğu gibi…
Eğer bir yerde, faili bulunmamış siyasi bir cinayet işleniyorsa orada ülke dizayn ediliyor demektir. Bu dizaynın da dış yönü olmaması mümkün değildir.
Geçen perşembe günü TBMM’de bu cinayet hakkında konuşan CHDP’li vekillerin ortak vurgusu bunun bir devlet cinayeti olduğu yönündeydi. Onlar, bu devleti AK Parti yönettiği için cinayetin sorumluluğunu da hükümete yüklüyor, hatta cinayetten doğrudan sorumlu tutuyorlardı.
Öncelikli derdim üyesi olduğum partiyi savunmak değil burada. Bunun nasıl çirkin bir iftira olduğunu kolayca kanıtlamak mümkün çünkü. Derdim, cinayet davasının geldiği