İnsanlık Mars’ta değil...
İnsanların ve örgütlü yapıların suiistimal etmeyeceği hiçbir yüksek değer maalesef yok. Çünkü en güçlü yapıların bile mutlaka eylemleri için toplumsal rızaya ihtiyacı vardır....
İnsanların ve örgütlü yapıların suiistimal etmeyeceği hiçbir yüksek değer maalesef yok. Çünkü en güçlü yapıların bile mutlaka eylemleri için toplumsal rızaya ihtiyacı vardır. Büyük ölçekli rızaların hızlı biçimde yaratılması normal yollardan pek mümkün değildir. Bunun için toplumda zaten daha öncesinden karşılığı olan güçlü duyguların bir amaç için kanalize edilmesi gerekir ve suiistimal denen şey ortaya çıkar.
Hitler, muazzam hızla yükselen toplumsal desteğini 1. Dünya Savaşı’ndan yenilgiyle çıkan ve kendisini aşağılanmış hisseden Alman halkına “üstün ırk” zehrini zerk ederek kazanmıştı. Teslim olmasına ramak kalmış Japonya’ya atom bombaları da faşizmi yenmek adına atıldı. Soğuk Savaş döneminde “Amerikan emperyalizmi” ve “Komünizm tehlikesi” iki kutupta sorgulanmayan birçok suçun işlenmesini sağladı.
Eric Hobsbawm 20. yüzyıla “aşırılıklar çağı” derken bunu kast ediyordu. 20. yüzyılda tüm insanlık tarihinden daha fazla insanın ölmesi, barbarların boğazlaşmasınd