Işınla bizi RTE…
Geçenlerde çalı ateşi gibi harlanan laiklik tartışması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın arka arkaya gelen beyanatlarıyla söndü gitti. Ancak bize bildiğimiz önemli bir şeyi yeniden...
Geçenlerde çalı ateşi gibi harlanan laiklik tartışması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın arka arkaya gelen beyanatlarıyla söndü gitti. Ancak bize bildiğimiz önemli bir şeyi yeniden hatırlattı. Bu şey, Sayın Erdoğan’ın bu türden tarihsel fay hatlarına denk gelen konularda kafası en net kişi olduğu… Oportünizme savrulmuyor ve kendisini de değişime sürekli açık tutuyor. Bu değişim ise spekülatif alana doğru bir savrulma şeklinde değil, hem özgün hem de evrensel anlamlarında doğal/doğru olana yaklaşma gayretinde ortaya çıkıyor. Şu anki olayları, sadece şu anın sahnesinde görünen şekliyle değil, onların tarihsel bağlamlarına bakarak değerlendiriyor. Bir mümin olmak ile bir devlet adamı olmak arasında farklar olacağı ama bu farkların illa ki bir çelişkiye denk gelmeyeceğini bilerek hareket ediyor. Sadece dindar bir lider açısından da değil; herhangi bir ideolojiye bağlı liderler bu hassas ayırımda ilkine doğru savrulabilirler ve kendinden menkul bir idealizm uğruna toplumun tamamına hizmet edebilme yeteneğinden mahrum kalırlar.