Muazzam bir reform süreci başlatabiliriz… 

Dünden devamla, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ele geçirdiğimiz yeni reform soluğu/fırsatının önemi üzerinde yazmaya devam ediyorum.  Avrupa Birliği üyelik sürecinde ülkemizin...

Dünden devamla, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ele geçirdiğimiz yeni reform soluğu/fırsatının önemi üzerinde yazmaya devam ediyorum. 

Avrupa Birliği üyelik sürecinde ülkemizin uğradığı haksızlıklar ve maruz kaldığı çifte standartlar ortada. Esasen bunu ikili konuşmalarda Avrupalı siyasetçiler de eksiksiz kabul ediyorlar. Genelde sığındıkları gerekçeler konjonktürel oluyor. Daha dürüstleri bunu AB’nin 28 üyeden oluşan karmaşık karar alma mekanizmasına bağlıyorlar. Çok daha dürüst azınlık bir kesim ise, bu ikincisine Türkiye’ye haksızlık yapıldığını ekleyerek cevap veriyorlar. 

Ancak, biz hiçbir zaman AB üyeliğinin anlamını sadece bu topluluğa katılmanın maddi/siyasi kazancında yoğunlaştırmadık. Avrupa’da aslında bedeli ağır ödenerek ortaya çıkmış, evrensel olabilecek yönleriyle değerli bir demokrasi müktesebatı vardı. Siyasi sonuçlarından bağımsız olarak, bu yolun Türkiye için her açıdan kazançlı olacağını da öngördük.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Keşke o kadar basit ve kolay olsa… 26 Eylül 2020 | 272 Okunma Model çok net… 24 Eylül 2020 | 377 Okunma Basit bir tartışma değil… 19 Eylül 2020 | 287 Okunma Beceremedin Macron… 17 Eylül 2020 | 495 Okunma Bana dostunu söyle... 12 Eylül 2020 | 2.004 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar