Bugüne kadar “Vazgeçin” diyorlardı şimdi “Vazgeçmezseniz” demeye başladılar
2019 öyle bir yıl ki, yerel seçim gündemine boğulmadan etrafta neler olup bittiğini çok yakından takip etmek tercihten öte bir zorunluluk haline dönüşmüş durumda. Bugün, 31 Mart ve sonrası için Türk...
2019 öyle bir yıl ki, yerel seçim gündemine boğulmadan etrafta neler olup bittiğini çok yakından takip etmek tercihten öte bir zorunluluk haline dönüşmüş durumda.
Bugün, 31 Mart ve sonrası için Türk Amerikan ilişkilerine dair bir ‘Senaryo analizi’ yapma niyetindeyim.
Önce, gözümüzün önünde gelişmekte olan bir takım meseleleri veri olarak kabul edip öyle ilerleyelim.
Soçi’de yapılan Türkiye/Rusya/İran üçlü zirvesinin hemen öncesinde, Ankara’daki ABD büyükelçiliğinden isminin verilmesini istemeyen yetkili bir isim gazetecilere şöyle şeyler söyledi:
“Türkiye S-400 alırsa Patriot alamaz, F-35 programına katılımı tehlikeye girer, ABD yaptırımlarına maruz kalabilir”.
Devamında Washington adına daha yukarılardan ve benzer içeriğe sahip beyanatlar yapıldığına tanıklık ettik.