Kılıçdaroğlu ile Akşener arasındaki adaylık rekabeti kızışıyor
Yeni Şafak Gazetesi Mehmet Acet'in bugünkü (16.03.2022)''Kılıçdaroğlu ile Akşener arasındaki adaylık rekabeti kızışıyor'' başlıklı yazısı.
Ukrayna’daki savaş nedeniyle biraz geri plana düşen iç siyaset gündemi, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in FoxTv’de yaptığı açıklamalarla yeniden ısındı.
Akşener katıldığı programda, 2023 seçimleriyle ilgili, “İsmi hiç gündeme gelmeyen birini” aday yapmaktan söz etti, “Cumhurbaşkanlığı makamı için Finlandiya Cumhurbaşkanı gibi adını bile bilmediğimiz derleyici, toparlayıcı bir aday çıkaracaklarını” söyledi.
“Bu sözlerin nasıl bir mantığı var” diye biraz düşününce, İYİ Parti liderinin zaten parlamenter sisteme geçileceği için ‘isimsiz’, bir başka deyişle, ‘düşük profilli’ birini aday göstermekten söz ettiği anlaşılabiliyor.
‘İsimsiz aday’ seçeneği, Meral Hanım’ın bu sözleriyle gündeme gelse de, bu ihtimal, Ankara kulislerini yakından izleyenler açısından sürpriz değil.
Ben kendi namıma, daha yakınlarda “Muhalefetin adayı kim olacak” sorusunu yönelttiğim bir Kabine üyesinden ve AK Parti’nin önde gelen iki ayrı isminden bu yönde tahminler almış, ama doğrusu kafama çok yatmadığı için yazı konusu etmemiştim.
Şimdi bunu muhalefet adına ‘karar vericilerden’ biri söylüyorsa, elbette ciddiye almak gerekir.
MERAL AKŞENER NE DEMEK İSTİYOR?
Ama asıl sorumuz şu:
Akşener, bu ifadeleri partisi adına alınmış bir kararın sonucu olarak mı açıkladı?
Yoksa piyasada konuşulan bir senaryoyu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile rekabetinde bir koz olarak kullanmak için mi gündeme getirdi?
Bana ikinci şık daha yakın geliyor.
Sonuç itibarıyla muhalefetin iki lokomotif partisi olarak CHP ve İYİ Parti, birlikte aday belirleme kararlılığından vazgeçmiş değil.
Ama kimin aday olacağı hususunda anlaşmazlık aşılamadığı için, ‘peşrev çekme’ hareketleri de peşi sıra gelmeye devam ediyor.