Temel Bey ne yaptı öyle?
Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Mehmet Acet'in bugünkü (16.04.2022)''Temel Bey ne yaptı öyle?'' başlıklı yazısı.
Muhalefet partilerinin oluşturduğu 6’lı masanın çatlama emareleri gösterdiği bir ortamda, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun sürpriz açıklamaları gündeme bomba gibi düştü.
Geçenlerde masanın küçük ortaklarından olan Demokrat Parti’nin Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın yaptığı paylaşımlar, “Orada neler oluyor” sorusunu gündeme taşımıştı.
O sert açıklamaların üstüne şimdi de bu geldi.
O masada olmaktan en fazla heyecan duyan isimlerden biri olmasına rağmen Karamollaoğlu’nun ‘üçüncü ittifaktan’ söz eden net cümleler sarf etmesi, gerçekten şaşırtıcı oldu.
Önce o sözlerin özet halini hatırlatalım:
“Şu anda şartlar değişti. Seçim kanunu ile birlikte görüşlerimiz de değişti. 6’lı masa aslında muhalefetin diyalog ortamını oluşturuyor. İlle de her noktada birlikte hareket etme mecburiyeti yok.”
“…Ama üçüncü ittifak, yeni seçim kanunundan dolayı olabilir. Tek tek de girilse, üç partinin aldıkları oyu birlikte oldukları takdirde üst üste koyarsanız daha büyük çoğunluk elde edersiniz. Milletvekili çıkarma ihtimali artar.”
Dün, üzerinde epeyce gürültü koparan bu sözlerle ilgili söz sahibinden ‘düzeltme’ açıklaması geldi.
“İttifak içi ittifak meselesiyle ilgili sözlerim eksik kalmış veya yanlış anlaşılmış” ifadesiyle.
SAADET ÇATISI ALTINDA DEVA VE GELECEK PARTİSİ BULUŞSUN ÖNERİSİYMİŞ
Karamollaoğlu’nun bu sözleriyle ilgili kendi yakın çevresinin nabzını şöyle bir yokladım.
Ne yaptı öyle Temel Bey diye sordum.
Şöyle şeyler işittim:
1-Temel Bey, ittifak içi ittifak meselesiyle ilgili fikirlerini bir senedir kapalı toplantılarda dillendiriyordu. Yani mesele bizim için yeni bir mesele sayılmaz.
2-Yapmak istediği şey, 6’lı ittifakın içinde başka ittifaklar oluşturmak. Bölgesel bazda, özellikle de genel başkanların seçim bölgelerini kapsayacak türden ittifaklar. O şekilde Meclis’e daha rahat girileceğini düşünüyor.
3-Saadet Partisi çatısı altında DEVA ve Gelecek Partisinin katılacağı bir ittifak formülü bu. Çatı Saadet olmalı. Olmazsa olmazımız bu.
Bunlar Karamollaoğlu’nun ilk sözlerindeki maksadının çerçevesine uygun düşen cümleler.
