Demokrasimizin kalitesinden sanki biz endişeli değiliz
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mark Toner'in "Türk demokrasisinin kalitesinden endişeliyiz" şeklindeki açıklamasını okuyunca güldüm."Demek bu bilgisizlik ve ilgisizlik yüzünden ABD...
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mark Toner'in "Türk demokrasisinin kalitesinden endişeliyiz" şeklindeki açıklamasını okuyunca güldüm.
"Demek bu bilgisizlik ve ilgisizlik yüzünden ABD dünyada hangi soruna el atsa, daha büyük krizlere neden oluyormuş" diye düşündüm.
Daha ne olsun ki?
İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden beri neredeyse ABD'nin bir eyaleti gibiyiz. Subaylar darbe yapınca her şeyden önce NATO'ya bağlı olduklarını açıklıyorlar.
Ekonomi ya da siyaset kilitlenince ABD'ye yerleşmiş uzmanlar bakan olarak atanıp Türkiye'ye geliyorlar.
Sanki biz endişeli değiliz...
Ve sanki biz Türk demokrasisinin kalitesinden endişeli değilmişiz gibi bu Mark Toner, kendince uyarıda bulunuyor.
"Referandum sürecini yakından takip ediyoruz" falan diyor... Dünyanın en iyiüniversitelerinin ve en yaratıcı aydınlarının bulunduğu ABD'de, Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün bir nevi cehaleti gerçekten çok acıdır.
Cahil bir sözcü
Bu kadar yakın müttefikleri olan Türklerin neredeyse 100 yıla yakın süredirdemokrasilerinin kalitesini düzeltmek için anayasa reformları yaptığını, sürekli sistemarayışı içinde bulunduğunu bilememesi cehaletten ve umursamazlıktan başka nasıl izah edilebilir? Yarım yüzyılı aşkındır kapısında bekletilmemize rağmen "İlle de AB kriterlerinibenimseyeceğiz" diye fasıldan fasıla sürüklenmemizi bu Toner bilmiyor mu acaba?
Biraz gözlerini açsalar