Depremin nedenini de fay hatlarını da biliyoruz ama hazırlıklı değiliz
Depremlerin nedenini galiba biliyoruz. Daha da ötesi Anadolu'yu hem Doğu'dan Batı'ya hem de Kuzey'den Güney'e taşıyan fay hatlarını, evimize giden yolları öğrendiğimiz gibi öğrendik.
Fay kırılmasının cam kırılmasına falan benzemediğini de biliyoruz. Hatta depremlerin değil yıkılan binaların insanları öldürdüğünü de artık bilmekteyiz. Bütün bu bildiklerimizin çokluğuna karşın, depreme hazırlıklı olmanın, bizim coğrafyamızda fazla anlam taşımadığının da farkındayız.
Japonya'da bir deprem
Depreme hazırlıklı olmak konusunda örnek ülkelerden biri Japonya'dır. Yıllar önce TÜSİAD'dan bir heyetle birlikte Tokyo'daydık. Japonların TÜSİAD'ı olan Keidernan'daydık. Ben de konuşmacıydım. Bir binanın 18'inci katındaki toplantı salonundaydık. Ben tam konuşmaya başlamıştım ki, deprem başladı. 18'inci kattaki salonun tavanından sarkan avize sağa sola sallanıyordu. Ben de heyetin diğer Türk üyeleri de, o anda masaların altına mı girsek falan diye düşünürken, karşımızdaki Japonlar hiç istiflerini bozmuyorlardı.