Eski bayramlarda ne akıllı telefonlar, ne de yeni İstanbul Havalimanı vardı
Uzun yıllardır evli olan ve sayısız Ramazan'ı birlikte yaşayan hanım ve beyi sohbet ediyorlarmış. Bey eşine sormuş, -Hanım, bunca senedir oruç tutuyoruz. Acaba Ramazan-ı Şerif'i memnun edebildik mi?
Kadın gülmüş,
- Düşündüğün şeye bak, o mübarek hiç memnun olmasaydı, her yıl 10 gün önceden gelir miydi, demiş...
Eski bayramlar
Eski bayramlarda böyle fıkralarla da günler geçerdi. O dönemlerde ağır eleştirilere konu edilecek ne yeni İstanbul Havalimanı, ne de Boğaz'ın altından ve üzerinden geçilen tüneller ile köprüler vardı. İktidarları eleştirmek çok kolay değildi yani.
1955 ya da 56 yılıydı... Babam ve annemle, bayram tatilini geçirmek için Antalya'ya gitmiştik. İnanmazsınız ama Antalya'da otel yoktu. Bir Şehir Kulübü vardı bir de pansiyonlar... Ama yine de Türkiye'nin çağ atladığı söyleniyordu siyasi nutuklarda. O dönemin insanlarından bugünü de yaşayanlar, gördüklerinin gerçek olduğuna acaba inanıyorlar mıdır?
Otomobilsiz yıllar