Muharrem İnce başarı örneği olarak Kılıçdaroğlu’na Erdoğan’ı göstermişti
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimine uzanan kampanya döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısındaki CHP'nin adayı Muharrem İnce'nin, diğer partilerin adaylarını gölgede bıraktığı bir...
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimine uzanan kampanya döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısındaki CHP'nin adayı Muharrem İnce'nin, diğer partilerin adaylarını gölgede bıraktığı bir gerçek. Muharrem İnce'yi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da ciddiye aldığı ve hemen her konuşmasında İnce'den söz ettiği görülüyor. Bu açıdan Cumhurbaşkanlığı seçimi tam bir demokratik yarış görüntüsünde...
Ağzı laf yapıyor
Muharrem İnce'nin 3 Şubat 2018'deki CHP Kurultayı'nda CHP Genel Başkan adaylığı için yaptığı konuşmayı ve son kampanya döneminde yaptığı konuşmaları irdelerseniz ağzının laf yaptığını ama bu lafların pek karşılıklarının olmadığını görebilirsiniz.
Etkisi yok
İnce CHP Kurultayı'nda "Girdiği ilk seçimden Başbakan çıkmayan parti lideri olamaz" diyerek Kılıçdaroğlu'nu yerden yere vururken, başarıya örnek olarak Tayyip Erdoğan'ı da göstermişti. CHP tüzüğüne "Genel Başkan aynı zamanda partinin Cumhurbaşkanı adayıdır" maddesinin de koyulmasını önerirken, bütün bu sözleri Kılıçdaroğlu'nun sadece tebessüm etmesine neden olmuştu.
Ciddiye alınacak mı?
Sonuçta Kılıçdaroğlu adeta küçümsercesine "Gel bakalım" diyerek İnce'yi cumhurbaşkanı adayı gösterdi. Yani kendi partisi liderinin ve delege çoğunluğunun ciddiye almadığı Muharrem İnce'nin, şimdi seçmen çoğunluğu tarafından ciddiye alınması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a rakip olabilmesi ne kadar mümkündür?
Tutarsızlıklar
İnce'nin son konuşmalarındaki atıp tutmalarına gelince... Bunlardan bazılarının zemin ve zaman açısından tutarsızlıkları var. Mesela bir generalin apoletlerinin sökülmesi denilince akla sivil demokrasi dönemi değil, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Rüştü Erdelhun'un rütbesinin erliğe indirildiği 27 Mayıs darbesi gelir...
Süpermen modeli
Bunun yanında "Ben seçilirsem şunu bunu yapacağım" derken, İnce'nin "Benim vaatlerimi gerçekleştirecek ekibim" diye sunabildiği bir kadronun olmadığı da biliniyor. Yani İnce siyasete tek başına her şeyi yapabilecek bir "Süpermen modeli" sunuyor.
Ama sonuçta seçim kampanyasına renk kattığı inkâr edilemez.