Trump dünyadaki her şeye şahsi meselesi olarak bakıyor
ABD Başkanı Trump'ın her söylemini ve her sosyal medya mesajını neden yadırgadığımızı anlamaya çalışırken, Scott Fitzgerald'la Ernest Hemingway'in diyaloglarını hatırladım. Şöyleydi: -...
ABD Başkanı Trump'ın her söylemini ve her sosyal medya mesajını neden yadırgadığımızı anlamaya çalışırken, Scott Fitzgerald'la Ernest Hemingway'in diyaloglarını hatırladım. Şöyleydi:
- Zenginler senden de benden de farklıdır.
- Evet, onların daha çok parası vardır.
Parası çok
Trump da sadece parası çok olan bir adam... Her şeyi ve herkesi bu açıdan değerlendirirken ve rekabete konu olan durumlara "Bu benim şahsi meselem" diye bakarken, ABD'nin başkanı oluverdi... Ve şimdi Amerika ile dünyanın çeşitli ülkeleri arasındaki ilişkileri de "Şahsi meselesi" olarak görüyor.
Tutarsız
Kendisinden önceki Başkan Obama'yı her fırsatta yerden yere vuruyor. Beyaz Saray bürokrasisini, sanki inşaat şirketinin kadrolarıymış gibi aklına estikçe değiştiriyor. Bir yanda Rusya ile yakınlaşmayı önerir ve Putin'i överken, aynı anda Rusya'ya uygulanan ambargoyu genişleten Kongre kararını onaylıyor.
Hayal kırıklığıymış
Trump son olarak Kuzey Kore'nin füze denemesini vesile ederek Çin'i eleştirirken yine aynı üslubu kullandı. Şöyle dedi:
"- Çin beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Geçmişteki aptal liderlerimiz, bir yılda yüzlerce milyar dolar ticaret yapmalarına izin verdi. Ancak, Kuzey Kore konusunda ABD için hiçbir şey yapmadılar, sadece konuştular. Bunun daha fazla sürmesine izin vermeyeceğiz Çin bu problemi kolaylıkla çözebilirdi."