Seçim değil, "RANT"la savaş!..
Yüksek Seçim Kurulu'nun adete laf olsun diye çıkarttığı "gerekçe"sizlik kararı, 31 Mart seçimlerinin hukuksuz, dayanaksız ve keyfi olarak iptal edildiğinin 250 sayfalık bir kanıtı olarak kamuoyunu ne yazık ki kahretti...
YSK'nın sözde "gerekçe"li kararının anlamı şudur; Türkiye'de hukuk istenildiği zaman bir tarafa atılıyor, siyasetin baskısı altında rotasından çıkarılmaya çalışılan adalet ise kendi iradesiyle karar veremiyor...
İstanbul seçiminin iptaliyle ilgili kararın dayanaksızlığından da anlaşıldı ki; YSK, hem bir hukuksuzluğa ortak oluyor, hem de o hukuksuzluğun "gerekçe"sini uydurmak için baskı altında tutuluyor...
Ancak AKP'nin, İstanbul'da kaybettiği bir seçimi, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir yöntemle iptal ettirmesi yalnızca hukuku yaralamadı, ulusun devlete güvenini sarstı, seçimler üzerindeki karanlık perde yüzünden seçmenler en demokratik hakları olan "oy" kullanma konusunda bile tereddüte sürüklendi...