Keşke utanılacak bir yüzün olsaydı!
Kendi celladına aşık bir adam. Bir kaset operasyonuyla partinin başına getirilmiş bir adam. Partinin başına geçirildikten sonra CHP’nin fabrika ayarlarını F tipine çevirmiş bir adam. F tipinin kendisine sunduğu tapeler...
Kendi celladına aşık bir adam.
Bir kaset operasyonuyla partinin başına getirilmiş bir adam.
Partinin başına geçirildikten sonra CHP’nin fabrika ayarlarını F tipine çevirmiş bir adam.
F tipinin kendisine sunduğu tapeler üzerinden tepinerek siyaset yapan bir adam.
“Darbe olursa tankların üstüne ilk ben çıkarım!” diye kabadayılık taslayan bir adam.
Şimdi bu adam, 15 Temmuz’daki muhteşem darbe karşıtı millet gerçekliği karşısında siyaseten çark edince, birileri tarafından “darbe karşıtı!” diye pazarlanmaya başlandı.
“Yenikapı ruhu” diye nevzuhur bir ruh icat ettiler ki bu adamı parlatsınlar.
Kendisine yönelik manidar bir saldırı karşısında kahramanlaştırılmak istendi birdenbire.
“Darbe karşıtı kahraman!” sıfatını hangi eylemi dolayısıyla kazandığını bilmiyorum doğrusu.
O gece havalimanında sinemizdeki imanımızla darbecilere karşı direnenlerdendik.
Aziz milletimizin imanlı yiğit evlatlarıyla beraberdik.
Bu adam havalimanının bulunduğu ilçedeydi.
Sesini soluğunu duymadık.
“Tankın üstüne ilk ben çıkarım!” diyen bu adam, tanklarla Türkiye’nin nasıl bir güne uyanacağının hesabını yapıyordu.
Darbenin püskürtüldüğü/püskürtüleceği belli olduktan sonra bir parça kımıldamaya başladı.
Hepsi bu...
O gece meydanlarda yoktu.
Tanklar meydanlardaydı.
Ama kendisi yoktu.