Affet beni Piyer
Hayatı boyunca insana kaç defa kitap ithaf edilebilir? Makul ölçüler içinde ve normal oda sıcaklığında değerlendirecek olursak, alınacak cevap çok fazla değildir. Hiç kimseye her hafta, her ay, her sene...
Hayatı boyunca insana kaç defa kitap ithaf edilebilir? Makul ölçüler içinde ve normal oda sıcaklığında değerlendirecek olursak, alınacak cevap çok fazla değildir. Hiç kimseye her hafta, her ay, her sene –bile– bir kitap ithaf edilmez.
Epey vakit önce, değerli kardeşim Pierre Kartoon (Ben ona düz hâliyle “Piyer Karton” derim) “Türk Aydını” üzerine bir kitap yazdı.
Yazmakla kalmadı, bir de yayınladı. Eh, hakkıdır; elinde mi tutsaydı?
(Aslında ben ona yazı-çizi işlerinden uzak durmasını, bu işlerde pek ekmek olmadığını söylemiş, eğer hakikaten ekmek ve yanında peynir de kazanmak istiyorsa, revaçta olan sektörlerden birine -mesela inşaat- girmesini tavsiye ettim. Bilhassa iç dekorasyon konusunda yeteneği olduğunu fark etmiştim. O da sözü yabana atmadı sağ olsun. Yürüdü gitti. Sonradan adı markalaştı.)
*
Konuyu dağıtmadan kitaba dönelim. Kitabın ilk sayfalarından birinde, tam olarak beşinci sayfada, benim için çok değerli olan şu satırlar yer alıyordu: