Ciğerimiz yandı, artık kimse söndüremez
Türkiye çok darbe yaşadı. Pek çok da darbe teşebbüsü gördük. Yakın tarihi iyi bilen, darbeleri mercek altına alan ve teşebbüsleri de sıkı takip altında tutan Ahmet Kekeç, son saydığında...
Türkiye çok darbe yaşadı. Pek çok da darbe teşebbüsü gördük. Yakın tarihi iyi bilen, darbeleri mercek altına alan ve teşebbüsleri de sıkı takip altında tutan Ahmet Kekeç, son saydığında 22 idi teşebbüs sayısı.
Hiçbiri böyle değildi. Darbecilerin en dikkat ettikleri husus, kansız başarmak olurdu.
Sonradan idamların yaşandığı, işkencelerin yapıldığı darbelerde bile okunan ilk açıklamada bu konuya vurgu yapılırdı.
Hiçbir darbede halka ateş açılmadı.
Meclis'e bomba atılmadı.
Bu kadar kin, bu kadar nefret görülmedi hiçbirinde.
Tanklar insanların üzerinden geçmedi, içi dolu halde yolda ilerleyen veya bekleyen arabaları eze eze ilerlemedi.
Cumhurbaşkanlığı bombalanmadı.
Bekleyen kalabalığa kurşun yağdırılmadı.
Çünkü hiçbiri bu kadar şerefsiz, bu kadar haince değildi.
*
15 Temmuz'un bir dönüm noktası olduğunu kabul etmek zorundayız.
Bir milletin nasıl tarih yazdığını cümle âlem gördü.
Darbe yapma niyetiyle hareket edenlerin karşısına halk dikildi.
Bu da ilk defa yaşandı.
Ne Türkiye'de görüldü böylesi, ne dünyada.
Vatan söz konusu olduğunda, gerisinin teferruat olduğunu söyleyenleri hamaset yapmakla itham edenler, ağzının payını aldı.
'Yedirmeyiz' derken, şaka yapmadığımız anlaşılmıştır artık.