Müslüman Nelerden Râzıdır?
Müslüman, Rabb olarak Allahü Teala hazretlerinden razıdır. O’na iman eder, O’nun kemal sıfatlarla sıfatlı ve noksan sıfatlardan münezzeh olduğu bilir. Onun 14 sıfatını ezbere bilir. Ezelde Elest bezminde...
Müslüman, Rabb olarak Allahü Teala hazretlerinden razıdır. O’na iman eder, O’nun kemal sıfatlarla sıfatlı ve noksan sıfatlardan münezzeh olduğu bilir. Onun 14 sıfatını ezbere bilir. Ezelde Elest bezminde O’nunla yapmış olduğu ahd ü misaka sâdık kalır. Kendisini O’nun yarattığını unutmaz, öldükten sonra O’na hesap vereceğini hatırından çıkartmaz. Bütün gücüyle O’nun rızasını kazanmaya çalışır.
**
Müslüman, Kitab ve Düstur (Anayasa) olarak Allah’ın kadim kelamı olan Kur’andan razıdır. Kur’andaki ilahî emirleri yerine getirir, yasaklarından uzak durur, öğütlerini dinler. Bütün dünya işlerinde Kur’andan çıkartılmış hükümlere ve talimata uyar. Kur’anın, kendisine Allah tarafından gönderilmiş bir kurtuluş ipi olduğunu bilir. Kur’ana aykırı bir düşünceye kapılmaz, bir işi yapmaz.
**
Müslüman, din olarak Kitabullah’ın “Allah katında (yegâne hak ve makbul) din İslamdır” buyurduğu Din-i Mübin-i İslam’ı din olarak kabul eder ve ondan razı olur. İslam’ın dışında hiçbir ideolojiyi, sistemi, düzeni benimsemez. İslamı hayat nizamı olarak benimser. İslama, başka hiçbir dini ortak koşmaz.
**
Müslüman, Peygamber, Seyyid, kumandan olarak âhir zaman Nebisi Muhammed Mustafa’dan (Salat ve selam olsun ona) razıdır. Ona iman eder, onun Allah katından getirdiği Kitabı ve dini hak ve doğru bilir. Peygamberi kendisine en güzel örnek ve model olarak kabul eder ve onun yolundan gider, Sünnetini hayata tatbik eder, Kur’ana ve Sünnete uyarak onunla irtibatlı olur.
**
Müslüman, hukuk ve adalet sistemi olarak Şeriattan razıdır. Şeriata aykırı her şeyin heder olduğunu, Şeriattan üstün kanun olmadığı iyi bilir.
**
Müslüman, topluluk olarak Ümmet-i Muhammed’den razıdır. Kendisini Ümmet’in bir ferdi olarak görür. Ümmet şuuruna sahiptir. Müslümanların birliğinin, izzetinin, selametinin, hürriyetinin ancak tek bir Ümmet olmakla sağlanacağını bilir.
**
Müslüman, kendisine itaat ve biat edilecek reisin; râşid âdil muttaqi muhlis muktedir bir İmam-ı Kebir olduğunu bilir ve reis olarak ondan razı olur. Bu reise biat ve itaat eder, onun Kur’ana Sünnete Şeriata İslam ahlakına ve İslam hikmetine uygun emir ve talimatlarını yerine getirir, bu daire içinde vereceği vazifeleri yapar.
**
Müslüman, kardeş olarak sâlih ve muttaqi mü’minlerden râzıdır. Onlara buğz ve düşmanlık etmez. Onların gıybetini yapmaz, onlara iftira etmez, eliyle ve diliyle onlara zarar vermez. Onların gizli hatalarını ve ayıplarını tecessüs etmez. Bunları ez-kaza öğrenecek olursa teşhir etmez. Her hâl ü kârda Müslümanlara karşı rauf ve rahim olur.
**
Müslüman Kur’anın, Sünnetin, Şeriatın, İslam ahlakının azgınlık olarak sıfatlandırdığı büyük günahları açıkça, açıkta, küstahça, meydan okurcasına işleyen kimselerin bu kötülüklerinden razı olmaz.