Ekran önünde atışmanın nedeni
Temel soru şu. Cumhur-başkanı neden açık alanda (halkın önünde) hükümetle çatışma yoluna gitti.. Neden hükümetin yanlış yolda olduğunu açık alanda ilan etti.. Neden? Bunun iki nedeni...
Temel soru şu. Cumhur-başkanı neden açık alanda (halkın önünde) hükümetle çatışma yoluna gitti..
Neden hükümetin yanlış yolda olduğunu açık alanda ilan etti..
Neden?
Bunun iki nedeni olabilir..
Birincisi şu.. Cumhurbaşkanı, Hakan Fidan olayına benzer bir durumla karşı karşıya kaldı..
Demek ki; 10 maddelik deklarasyona da izleme kuruluna da karşı olduğunu söyledi ama hükümet kanadı bildiğini okudu..
28 Şubat’ta Dolmabahçe toplantısı yapıldı..
Nevruz’a iki gün kala izleme komitesinde yer alan isimler sızdırılmaya başlanmıştı ki..
Cumhurbaşkanı devreye girdi..
Hükümetin frene basması için kapalı kapılar önünde değil, açık alanda söyledi..
*
Benzer durumu MİT Müsteşarı’nın siyasete girmek için istifa etmesinde de yaşadık..
Fidan, Cumhurbaşkanı’na sormadan bu kararı almış olamazdı..
Davutoğlu, Cumhurbaşkanı ile konuşmadan Fidan’a yeşil ışık yakmış olamazdı..
Cumhurbaşkanı içeride ‘evet’ deyip dışarıda ‘hayır’ demeyeceğine göre..
Cumhurbaş-kanı bilek bükmek için meseleyi açık alana taşıdı..
Bilek büktü de..
Başbakan ısrarından vazgeçti..
Fidan tekrar MİT’e dönmek zorunda kaldı..
Cumhurbaş-kanı, aynı yöntemi barış sürecindeki ayrışmada da izledi.. Hükümetin bileğini ikinci defa bükmek için halkın önünde tartışma açtı..
İmralı’nın meşruiyeti artar.. Tehlikeli bir yola girilir sözleriyle kamuoyunun dikkatini çekti..
Hükümetin önünü tıkamaya çalıştı..