İktidarın işine ne geliyorsa!
Dokunulmazlık maratonu hır gürle başladı..Hır gürle sürecek. İktidar partisi 312 imzalı anayasa değişikliği teklifi verdi.. Anayasa’da geçici değişiklikle dokunulmazlıklar bir kereye mahsus, toplu halde...
Dokunulmazlık maratonu hır gürle başladı..
Hır gürle sürecek.
İktidar partisi 312 imzalı anayasa değişikliği teklifi verdi.. Anayasa’da geçici değişiklikle dokunulmazlıklar bir kereye mahsus, toplu halde kaldırılacak..
Fezlekesi olanlara dokunulacak..
Bundan sonra fezlekesi olacaklara dokunulmayacak..
Sakat bi durum..
***
Zaten iktidar partisinin bulduğu yöntem Anayasa’ya aykırı..
Dokunulmazlık ya tümden kalkar..
Ya kalkmaz..
Toplu kaldırılma, bir kerelik kaldırma diye bi anlayış olmaz...
Olmamalı..
***
Anayasa değişirse 135 milletvekilinin dokunulmazlığı kalkacak.. 49’u HDP’li..
Zaten dokunulmazlıklar da bu 49 vekil için kalkacak..
AKP’li, MHP’li, CHP’li vekillere de piyango çıkar mı?
Bilemem..
Bildiğim şu.. Yöntem yanlış, sakıncalı..
***
Deniz Baykal yılların deneyimiyle tehlikeyi sezdi.. Neden sakıncalı olduğunu Ertuğrul Özkök’e şöyle anlattı:
‘Anayasa’yı uygulayarak çözebileceğiniz bir konuyu, Anayasa’nın o maddesini bir süreliğine askıya alıp istediğinizi yapmak, sonra tekrar o maddeyi yerine koymak isteniyor. Yani demonte edilebilir bir hukuk, demonte edilebilir bir anayasa aranıyor. Hukuk ve anayasa süreklilik ve genellilik ister. ‘Bazen öyle, bazen böyle’ anlayışı yönetimde belki olabilir de hukukta anayasa da olmaz, olmamalı. Kaygı verici olan dokunulmazlıklarının kaldırılması değil, bunu Anayasa’yı tahrip ederek gerçekleştirmektir.’