Kalkışma'nın ayak izleri
Çok büyük bir badireyi atlattık.. Uçurumun kenarından döndük..Döndük dönmesine de..Karanlık noktalar çok!. ***Kafalarda uçuşan sorular var.. Tartışılan konular var.. Açıklanamayanlar...
Çok büyük bir badireyi atlattık.. Uçurumun kenarından döndük..
Döndük dönmesine de..
Karanlık noktalar çok!.
***
Kafalarda uçuşan sorular var.. Tartışılan konular var.. Açıklanamayanlar var..
En önemlisi şu; darbe girişimi amatördü..
Veya bize öyle geldi.. Ekrana yansıyan kısmı çapulcu, maceracı askerlerin başkaldırısı gibiydi..
Öyle ya..
Köprüleri tutan yüz-iki yüz asker, havaalanını ele geçiren elli atmış asker.. Polis merkezlerini teslim almaya çalışan bir avuç darbeci..
İki-üç F-16, üç-beş skorsky, on-on beş tank, bir o kadar zırhlı araç..
Darbe böyle mi olur dedik..
***
Sonra öğrendik ki.. Mesele daha derinmiş.. Çok daha boyutluymuş..
Uzun süredir hazırlanıyorlarmış..
Gözaltına alınanlar listesine baktık.. Orgeneraller, ordu komutanları, kurmay başkanları, tümen komutanları, tugay komutanları, zırhlı birlik komutanları, jet üssü komutanları..
60-70 general işin içindeymiş..
Albaylar, binbaşılar, yüzbaşılar..
Önemli merkezlerin başında olan kişiler darbenin içinde..
Üç bin civarında asker (içlerinde erler de var) gözaltında.. Üç bin kişiyle darbe mi olur?
Listeye bakıyorsun..
Şef çok, asker yok durumu!.
***
Diyorum ki; ya birileri vazgeçti.. Ya birileri darbecilerin emrini yerine getirmedi.. Ya birileri direndi.. Ya birileri kılını kıpırdatmadı..
Veya hepsi.. Başka izahı yok..
Neden mi böyle düşünüyorum..
Genelkurmay Başkanı’nı, kuvvet komutanlarını derdest ediyorsun.. Devreden çıkartıyorsun; Ankara’ya hakimmiş gibi görünüyorsun ama İstanbul’da çuvallıyorsun..
Öteki kentlerde fosluyorsun..
Garip değil mi?
***